Anne çok korkuyorum!

Bu anlatacaklarım; bir film sahnesi değil, gerçeklerin taa kendisidir!

Acı ama gerçek!!!

* * *

12-13 yaşlarında bir kız.
Annesinin elini tutmuş yürüyor.
Küçük kız ağlamaklı!

Annenin yüz ifadesine baktım.
O kadar çaresiz ki…
Bir şeyler anlatmaya çalışıyor.
İkna edemiyor bir türlü!

Küçük kızın sesi yükseldi o an:
“Ya bir daha deprem olursa, hepimiz ölürüz anne!”

Sesi nasıl da titriyor.
Anne, kızına sımsıkı sarıldı.
Sapsarıydı yüzü!
Gözyaşları boşaldı aniden!

* * *

Anne, 40 yaşlarında.
Belli ki işten dönüyordu.
Dertleri neydi acaba?

Sordum.
Konuşmak istemedi anne.
Üzüntülüydü.

Çocuk anlattı birden:
“Kiralık bir ev buldu annem ama hasarlıymış amca… Annem, ‘Mecburuz’ diyor. Depremde zor kurtulduk. Ya, ölürsek!!!”

* * *

Annesi nasıl da ağladı!
Dökülüverdi kelimeler:
“Ev yok. Ağır hasarlı olduğunu biliyorum ama başka çaremiz yok. Hasar oranını düşürmüşler, kırık-dökük yerleri de onarmışlar. Gidin de bunlara izin veren ve yapan vicdansızları sorgulayın!!!”

Kızı ağlayarak seslendi annesine:
“Anne çok korkuyorum!”

* * *

Gel de kızma!
Ağır hasarlı binalarını, hileli kurtarsınlar!
Ya kiraya versinler.
Ya da uygun zamanda satsınlar!

Bunun adına ne derler, biliyor musunuz?
Demiyecem yaaa!!!

Eyyy küçük kız!
Senin gözlerinden akan her damla gözyaşında boğulsun ahlaksızlar!!!