Alzheimer hakkında bilinmesi gerekenler!

İskenderun Gelişim Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Anıl Tuncer, yaygın görülen Alzheimer Hastalığı’nın belirtileri, nedenleri, teşhis ve tedavilerinden bahsetti.

Dünyada 25 milyondan fazla Alzheimer hastası olduğu ve her yıl 5 milyon hastanın tanı aldığını ifade eden Nöroloji Uzmanı Dr. İ. Anıl Tuncer, “Alzheimer hastalığı; ileri yaşlarda görülen, yakın hafızanın bozulduğu; planlama, hesaplama, karar verme gibi zihinsel işlevlerin etkilendiği ilerleyici kronik bir hastalıktır. Tanı aldıktan sonra ortalama yaşam süresi 9-10 yıldır. Genetik ve çevresel faktörler hastalığın oluşumunda birlikte rol almaktadır. Genellikle 65 yaş üzerinde görülmekte birlikte, bu yaş öncesinde tanı alan vakalar erken başlangıçlı Alzheimer hastalığı olarak adlandırılır. Hastaların günlük yaşam aktivitelerinin etkilenme düzeyi ve proteinlerin beyinde birikim oranına göre erken, orta veya ileri evre Alzheimer hastalığı olarak klinik sınıflama yapılabilir” dedi.

Hastalığın seyri nasıldır?

Giyinme, yemek yeme, temizlik ihtiyaçlarını giderme gibi temel günlük yaşam fonksiyonlarının, hastalığın evresine göre değişim gösterdiğini ifade eden Uzm. Dr. İ. Anıl Tuncer, “Unutkanlık, yakın hafıza kaybı, aynı soruları tekrarlama, yer ve yön bulma güçlüğü, yargılama ve problem çözme zorluğu, tanıma bozukluğu, kişilik değişiklikleri, içe kapanma (sosyal hayattan çekilme), anksiyete, hezeyan ve halüsinasyon, uykusuzluk sık görülen klinik belirtilerdir. Bu belirtilerden bir veya birkaçı fark edildiğinde nöroloğa başvurulmalıdır” dedi.

Alzheimer tedavi edilebilir mi?

Tanı konulduktan sonra süreç boyunca hasta ve yakınlarının hekim önerilerine ve takip periyodlarına uyum göstermeleri gerektiğini anlatan Uzm. Dr. İ. Anıl Tuncer, “Hastalığın özgün bir önleyici tedavisi henüz olmamakla birlikte ilerleme hızı yavaşlatılabilmekte ve yaşam kalitesi arttırılabilmektedir. Psikiyatrik ve davranışsal belirtileri (halüsinasyon, uykusuzluk ajitasyon) iyileştirebilecek ve hastalık yükünü hafifletebilecek tedaviler vardır. Müzik, dans etme, yürüyüş ve egzersiz gibi sosyal ve fiziksel aktivitelerin bu hastalar üzerinde olumlu etkileri olduğu düşünülmektedir” şeklinde konuştu.

Bir cevap yazın