Abdo niye gitti?

Soruyorum.
Tanıyan var mı?

Kimisi tanıyor.
Kimisi de tanımıyor.
Ama…
Çoğunluk tanıyor!

Öyle bir havası ve tanınırlığı var ki Abdo’nun, gerçekten de tanımamak birazcık eksiklik diye düşünmeden edemiyor insan.

Çalışkan.
Yiğit bir adam.
Dürüst.
Kabadayı da…

Kime sorsam, iyi bir yönünü anlatıyor.
Peki, hiç mi yanlışı yok?

Cılız bir çocuk konuşuveriyor:
“Sigarasız hiç görmedim onu”

Hem de…
Tütün sarıp içiyormuş.

Bak şu işe!
Çocuklara kötü örnek oluyormuş.

Herkes öyle bir anlatıyor ki Abdo’yu, efsane gibi dilden dile yayılıvermiş ünü!

Yürekli.
Kimsenin hakkını yemez.
Yardımsever.
Cömertliği de dillerde.

Tamam da…
Kimmiş bu Abdo?

Yiğitliği ve merhametiyle halkın içinde bu kadar efsane olan Abdo’yu anlatanların yüzündeki tebessüm bile çok şey anlatıyor.

Beyaz gömleği.
Düğmeleri de yarıya kadar açık.
Lacivert yeleği.
O kadar şık giyiniyor ki.
Tam bir babayiğit.

Sahi…
Kim bu Abdo?

Daha önce de yazmıştım.
Her köydeydi Abdo.
Sözü dinlenen bir ‘ADAM’dı.
Gitti be Abdo!!!

Her şey o kadar kirlendi ki!
Değerler de değişti!
Namuslu adamdı Abdo, gitti!!!

Anlaşılan o ki…
Paranın kabadayı olduğu yerde, Abdo asla durmaz!!!

Bir cevap yazın