YENİ KORONAVİRÜS (SARS-CoV2) ENFEKSİYONU (COVID-19)

Türkiye’nin en önemli enfeksiyon uzmanlarından Prof. Dr. Behice Kurtaran yazdı:

Yeni Koronavirüs solunum yolu enfeksiyonu yapan bir virüstür. Yeni Koronavirüs (SARS-CoV2), ilk olarak Çin’in Vuhan Eyaleti’nde Aralık ayının sonlarında solunum yolu belirtileri (ateş, öksürük, nefes darlığı) gelişen bir grup hastada yapılan araştırmalar sonucunda 13 Ocak 2020’de tanımlanan bir virüstür. Salgın başlangıçta bu bölgedeki deniz ürünleri ve hayvan pazarında bulunan kişilerde tespit edilmiştir. Daha sonra insandan insana bulaşarak Vuhan başta olmak üzere Hubei eyaletindeki diğer şehirlere ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin diğer eyaletlerine yayılmıştır.

Hastalık esas olarak Çin Halk Cumhuriyeti’nde başlamış ve dünyanın diğer ülkelerinde görülen olgular ÇHC’den bu ülkelere giden kişilerdir. Bazı ülkelerde ÇHC’den gelen kişilerden o ülke vatandaşına bulaş olmuştur. Şu an için yerli vakaların en çok yayıldığı ülkeler İtalya, İran, Güney Kore, Fransa, İspanya ve Amerika Birleşik Devletleri’dir. Dünya üzerinde pek çok ülkeden olgu bildirimleri devam etmektedir ve 11.03.2020’de Dünya Sağlık Örgüt’ü durumu küresel bir tehdit olarak görerek, pandemi (dünya geneline yayılan büyük salgın) ilan etmiştir. Seyahat edeceklerin ulusal ve uluslararası otoritelerin uyarılarını takip etmeleri gerekmektedir.

Hasta bireylerin öksürmeleri aksırmaları ile ortama saçılan damlacıkların solunması ile bulaşır. Hastaların solunum parçacıkları ile kirlenmiş yüzeylere dokunulduktan sonra ellerin yıkanmadan yüz, göz, burun veya ağıza götürülmesi ile de virüs alınabilir. Kirli ellerle göz, burun veya ağıza temas etmek risklidir.

En çok karşılaşılan belirtiler ateş, öksürük ve solunum sıkıntısıdır. Şiddetli vakalarda zatüre, ağır solunum yetmezliği, böbrek yetmezliği ve ölüm gelişebilir.

Yeni Koronavirüsün kuluçka suresi 2 ile 14 gün arasındadır.

Akut solunum yolu enfeksiyonlarının bulaşma riskini azaltmaya yönelik öneriler, yeni koronavirüs enfeksiyonu için de geçerlidir. Öksürme veya hapşırma sırasında ağız ve burun tek kullanımlık mendille kapatılmalı, mendil yoksa dirseğin iç kısmı kullanılmalıdır. Olabildiğince kalabalık ortamlardan uzak durulmalıdır. Tokalaşma ve sarılmadan kaçınılmalıdır.  Kirli ellerle ağız, burun ve gözlere dokunulmamalıdır. El hijyenine önem verilmelidir. Eller en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkanmalı, sabun ve suyun olmadığı durumlarda alkol içerikli el antiseptiği kullanılmalıdır. Antiseptik veya antibakteriyel içeren sabun kullanmaya gerek yoktur, normal sabun yeterlidir. 

Hasta insanlarla temastan kaçınmalıdır (mümkün ise en az 1 m uzakta bulunulmalı). Özellikle hasta insanlarla veya çevreleriyle doğrudan temas ettikten sonra eller sık sık yıkanmalıdır.  Bugün için ülkemizde sağlıklı kişilerin maske kullanmasına gerek yoktur. Herhangi bir viral solunum yolu enfeksiyonu geçirmekte olan kişinin öksürme veya hapşırma sırasında burun ve ağzını tek kullanımlık kağıt mendil ile örtmesi, kağıt mendilin bulunmadığı durumlarda ise dirsek içini kullanması, mümkünse kalabalık yerlere girmemesi, eğer girmek zorunda kalınıyorsa ağız ve burnunu kapatması, mümkünse tıbbi maske kullanması önerilmektedir.

Genel olarak bu virüsler yüzeylerde kısa süre canlı kalabildikleri için paket veya kargo ile bulaşma olması beklenmemektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün de bu konuda kısıtlaması yoktur.

Sınıflar ve iş yerleri başta olmak üzere kapalı alanlar sık sık havalandırılmalıdır. Bağışıklık sistemini güçlendirmek için dengeli ve sağlıklı beslenilmelidir. Gıdalar tüketilmeden önce iyice yıkanmalıdır. Son 14 gün içerisinde enfeksiyon görülen ülkelerin birinden geldiyseniz cerrahi maske takarak en yakın sağlık kuruluşuna başvurun. Eğer öksürüyorsanız, ateşiniz varsa ve nefes almakta zorlanıyorsanız, cerrahi maske takarak en yakın sağlık kuruluşuna başvurun. Evde izolasyon önerilen bir kişiyle aynı odada bulunduğunuz anlarda maskenizi mutlaka takın.

Yeni Koronavirüs’ü tespit edebilmek için gerekli olan testler ülkemizde mevcuttur. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü laboratuvarlarında çalışılmaktadır.

Halen hastalığa özel, bilinen bir tedavi yoktur. Ancak yapılan çalışmalarda, olgu deneyimleri fazla olan sağlık kuruluşlarında kullanılan ve tedaviye faydası olduğu gösterilen ilaçlardan bazıları Türkiye’de mevcuttur. Hastanın genel durumuna göre gerekli destekleyici tedavi uygulanmaktadır.

Antibiyotikler virüslerin neden olduğu enfeksiyonları önlemek veya tedavi etmek amacıyla kullanılmaz.

Yeni Koronavirüs için geliştirilmiş bir aşı henüz bulunmamaktadır. Fakat aşı geliştirme çalışmaları ve tedaviye yönelik çalışmalar devam etmektedir. Teknolojideki gelişmelere rağmen insanlar üzerinde güvenle kullanılabilecek bir aşının en erken bir yılda üretilebileceği bildirilmektedir.

Elde edilen veriler doğrultusunda, ileri yaştakiler ve kronik hastalığı olanlarda enfeksiyonun ağır seyretme riski yüksektir. Elde edilen veriler doğrultusunda ileri yaş ve eşlik eden hastalığı (astım, diyabet, kalp hastalığı gibi) olanlarda virüsün ağır hastalık oluşturma riski daha yüksektir. Bugünkü verilerle hastalığın %10-15 olguda ağır seyrettiği, yaklaşık %3 olguda da ölümle sonuçlandığı bilinmektedir. Hastalanan kişilerle ilgili yayımlanmış verilere göre hastalık nispeten yavaş bir seyir göstermektedir. İlk birkaç gün daha hafif şikayetler (ateş, boğaz ağrısı, halsizlik gibi) görülmekte sonrasında öksürük, nefes darlığı gibi belirtiler eklenmektedir. Hastalar genellikle 7 günden sonra hastaneye başvuracak kadar ağırlaşmaktadır. Dolayısı ile sosyal medyada yer alan, birden bire yere düşüp hastalanan veya ölen hastalarla ilgili videolar gerçeği yansıtmamaktadır.

Evde bakılan kedi/köpek gibi evcil hayvanların yeni Koronavirüs ile enfekte olması beklenmemektedir. Evcil hayvanlarla temas sonrası her zaman eller su ve sabunla yıkanmalıdır. Böylece hayvanlardan bulaşabilecek hastalıklara karşı korunma sağlanacaktır.

Sağlık Bakanlığı tarafından hastalıkla ilgili dünyadaki gelişmeler ve hastalığın uluslararası yayılımı yakından takip edilmektedir. Yeni Koronavirüs (2019-nCoV) Bilim Kurulu oluşturulmuştur. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü bünyesindeki Halk Sağlığı Acilleri Operasyon Merkezi’nde 7/24 esasına göre çalışan ekipler oluşturulmuştur. Havalimanları ve deniz giriş noktaları gibi ülkemizin giriş noktalarında riskli bölgelerden gelebilecek hasta yolcuların tespitine yönelik önlemler alınmış ve hastalık şüphesi varlığında yapılması gerekenler belirlenmiştir. Salgının başlangıcında ÇHC ile direkt uçuşlar durdurulmuştur. Bunu takiben olguların görüldüğü diğer ülkeler için de benzer yaklaşımlarda bulunulmuştur. Başlangıçta ÇHC’den gelen yolcular için uygulanmakta olan termal kamera ile tarama uygulaması, 05 Şubat 2020 itibariyle diğer ülkeleri de kapsayacak şekilde genişletilmiştir.

Hastalığa yönelik tanı, olası vakada uygulanacak prosedürler, korunma ve kontrol önlemleri ile ilgili bir rehber hazırlanmıştır. Sürekli güncellenen bu rehbere ve rehberle ilgili sunumlara, sık sorulan soruların cevaplarına, afiş ve broşürlere Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün resmi web sitesinden (https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/bulasici-hastaliklar/2019-n-cov/liste/2019-ncov-sik-sorulan-sorular.html) ulaşılabilmektedir. Ayrıca olası vaka tanımına uyan kişilerden solunum yolu numunesi alınarak numune sonucu çıkana kadar sağlık tesisi koşullarında izole edilmektedir. Termal kameralar, ateşi olan kişileri tespit etmek ve diğer kişilerden ayırarak hastalık taşıyıp taşımadıklarına yönelik ileri incelemeleri yapmak amacıyla kullanılmaktadır. Elbette o esnada ateşi olmayan hasta kişileri veya henüz kuluçka evresinde olup hastalanmamış kişileri bu şekilde tespit etmek mümkün değildir. Ancak tarama amacıyla kullanılabilecek hızlı ve daha etkili başka bir yöntem henüz bulunmadığından tüm ülkeler, termal kameraları kullanmaktadır. Termal kameralara ek olarak riskli bölgeden gelen yolculara uçaklarda farklı dillerde bilgilendirme yapılmakta, pasaport noktalarında yabancı dillerde hazırlanmış bilgilendirme broşürleri dağıtılmaktadır.

Çin Halk Cumhuriyeti’nde hastalık kontrol altına alınmış gibi görünmektedir. Yeni vaka görülme olasılığı oldukça azalmıştır. Ancak, Avrupa ve ABD’de, Orta Doğu’da olgu sayıları ve ölümler her geçen gün artmaktadır. Bugüne kadar dünya genelinde toplam 127.863 kişi enfeksiyonu kapmıştır. Bunların 80.832’si ÇHC’nde tanı almıştır. Yine dünya genelinde 3056’sı ÇHC’nde olmak üzere 4718 kişi bu enfeksiyon nedeniyle kaybedilmiştir. ÇHC’nden sonra olguların ve ölümlerin en çok olduğu ülkelerin başında İtalya, İran ve Güney Kore’dir. Türkiye’de ilk olgu 11.03.2020 gününün ilk saatlerinde tanı almıştır. Halen Türkiye’de doğrulanmış iki olgu vardır. Olgu sayısının azaltılması için, seyahat kısıtlamaları, toplantı iptalleri ve hastalık kuşkusu olan bireylerin karantinaya alınması gibi tedbirlere, her geçen gün bir yenisi eklenmektedir. 12.03.2020’de Türkiye otoritelerince eğitime ara verilme kararı alınmıştır. Salgının bir an önce kontrol altına alınması tüm dünyanın ortak temennisidir.

Bir cevap yazın