
Ekonomiden yüzümüz gülmüyor.
Zamlardan yüzümüz gülmüyor.
İşsizlik belasından yüzümüz gülmüyor.
Ne olur birbirimizi kandırmayalım.
Gerçekler çırılçıplak ortada!!!
* * *
Sevgili kardeşim.
Değerli arkadaşım.
CAN dostum.
Saygıdeğer büyüğüm.
Üstadım.
Yüce kadın.
* * *
Öğretmenim
Savcım
Doktorum
Hâkimim
Mehmetçiğim
Başkanım
Valim
Kaymakamım
Muhtarım
* * *
Türkiye’yi yöneten herkesin şapkasını önüne koyup, el ele ve ‘kardeşçesine’ aydınlık yarınlarımıza sahip çıkması gerekir.
* * *
Çocuklarımıza borcumuz var.
Torunlarımıza borcumuz var.
Doğmamış bebeklere borcumuz var.
Emanete hıyanet olmaz!!!
* * *
Hiç uzağa gitmeyin!
Belediyeleri mercek altına alın.
da…
Elinizi vicdanınıza koyun!!!
* * *
Sök kaldırım!
Yap kaldırım!
Sök asfalt!
Yap asfalt!
Yeşil alanı kaldır!
Beton yığını yap!
* * *
Tüm olumsuzluklara rağmen; ‘Ben istediğimi yaparım’ diyenlere el-pençe duran vatandaşları görmek ise içimizi yakıyor.
* * *
Yok be kardeşim, yooookkk!!!
Bu kadar da olmazzz!!!
Benim kentim.
Benim mahallem.
Benim şehrim.
Benim ülkem.
Benim vatanım.
Benim ‘TÜRKİYE’m!!!
* * *
Eyyy çalıp-çırpanlar!
Eyyy yetimin hakkını yiyenler!
Eyyy ihanet edenler!
Vallahi de çarpılacaksınız!!!
Billahi de çarpılacaksınız!!!
* * *
Her şeye rağmen…
Nazım Hikmet’le noktayı koyuyorum:
“Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın, inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz güneşli günler”