Kaç gündür izliyorduk.
Denizin ortasından süzüle süzüle.
Adeta dans gösterisiyle.
Nasıl da ahenk içinde uçuyorlardı.
İskenderun’dan geçtiler.
Evlerin üzerinden uçarken, el salladık Leyleklerin göçüne.
Arsuz’dan da ahenkle geçtiler.
Kanat çırpışları.
Bazen de daire çizerek yol almaları.
Sevgiyle uğurladık hepsini.
Önceki gün son kafilenin gidişini izlerken duygulanmadım desem, doğru olmaz.
Veda, her zaman duygusallıktır.
Hasret kokar.
Çok zordur sevdiklerinizden ayrılmak.
Hüzün mutlaka vardır.
Leyleklerin göç zamanının ardından bir göç daha yaşanıyor ki bir kez daha gözlerimiz nemleniyor.
Ne tesadüf!
Aynı döneme denk geldi.
Hem de Arsuz’dan.
Arsuz Kaymakamı Musa Sarı ve Ailesi bu sabahın erken saatlerinde yola çıkmış olacak.
Leyleklerin göçüne o da eklendi!
Güle güle asil ADAM.
Yolunuz açık olsun be güzel İNSANLAR.
Biraz kızdım ve neden Arsuz’dan veda töreniyle gitmediğini sordum.
Cevabı bile asaletti:
“Kimseyi yormak istemedim ve sade bir şekilde ayrılmayı hep uygun bulmuşumdur. Tüm Arsuzlu hemşerilerim haklarını helal etsinler.”
Bunun üstüne tek bir kelime bile söylenebilir mi?
Benim ve ailemin hakkı varsa, anamızın ak sütü gibi helal olsun.
Yolunuz hep açık olsun CAN kardeşim.
Sağlıkla gidin.