018 – 2019 Adli Yılın açılmasının ardından Hatay Barosu Yönetim Kurulu, yeni adli yılın ilk toplantısını İskenderun’da gerçekleştirdi. İskenderun Adliyesi Baro Odası’nda, Hatay Barosu Başkanı Ekrem Dönmez’in başkanlığında düzenlenen toplantıda, yeni adli yıla girilmesiyle birlikte mesleki ve ülke gündemi değerlendirildi.
Adli yıl açılış dolayısıyla yaptığı konuşmada yargı reformu vurgusu yapan Hatay Barosu Başkanı Erken Dönmez, “Biliyoruz ki yargının göreceli olarak tarafsız ve bağımsız olmadığı, hukukun işleyişine ilişkin yürütmeye bağlı olarak göründüğü, kimsesizlerin kimi olmada tereddüt yaşandığı bir ülkede, ekonomik tüm gösterge ve veriler de bundan doğal olarak etkilenir. Ekonomik bozukluğun düzgün hale gelebilmesi, hukukun doğru işleyişine bağlıdır. Bu zorlukları aşmanın yolu; tam bağımsızlıktan yana, cumhuriyet ve devrim bilincine sahip onurlu insanların oluşturduğu bir ülke olduğumuzu unutmadan, tüm iş ve işlemlerimizde ”Hukukun Üstünlüğü” ilkesini esas alarak davranmaktan geçer. Yargıç teminatının bulunmadığı, yargının şeklen dahi bağımsız olmadığı, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun doğrudan yürütmenin etkisinde ve yönetildiği bir ülkede ekonomi de bozulur, sistem de. Anayasanın 9., 138., ve 139. maddelerinde kaynağını bulan yargı bağımsızlığı ve hakim güvencesi, yargıya ve hakime tanınan bir imtiyaz değil; toplumun tüm kesimlerinin, demokratik düzenin ve giderek devletin güvencesidir. İdare Mahkemelerine atanacak yargıçların hukukçu olması zorunluluğuna dair % 20’lik oranı kaldıran, herhangi bir fakülteden mezun olan herkesin hakim olmasının yolunu açan, bakan yardımcılarının Anayasa Mahkemesi ve yüksek yargıda görev alabilmelerine olanak sağlayan düzenlemeler, bizi beklentimiz olan daha iyi yargıya götürmemektedir. Bugün, savunma hala baskı altındadır. Avukatlar, mesleki faaliyetleri nedeniyle soruşturulmakta ve kovuşturulmaktadır. Yargının unsurlarından biri olan Savunma mesleği yargının tüm unsurlarıyla anlamlıdır ve bir unsuru yok ettiğinizde elinizde geriye kalan şeyin adı yargı değildir. Savunmanın olmadığı, etki gücünün kırıldığı, çalışma koşullarının zorlaştırıldığı, önemsizleştirildiği bir savunma hiçbir amaca hizmet etmez. Hukukun olmadığı yerde adalet olmadığı gibi, savunmanın ve avukatın olmadığı bir yargı ve devlette keyfilik hüküm sürer. Toplumun tüm kesimleri Türkiye’nin demokratikleşmesini, yargının siyasallaşmaktan kaçınmasını istiyor. İşte bu sebepledir ki; bizler devletin yapılanmasında şeffaflık istiyoruz, devletin yapılanmasında liyakat istiyoruz, hayatımızda ve ülkemizde hukuk hâkim olsun istiyoruz. Anayasal kurumların göreceli değil, somut olarak işlevsel ve hukuka uygun davranmalarını bekliyoruz. Yargı ile diğer kurumlardaki cemaatleşmenin-tarikatlaşmanın önüne geçildiğinin somut örneklerini görmek istiyoruz. Krizin aşılması bağlamında en önemli değişikliğin, “yapısal reform” başlığı altında “yargı reformu” olduğu açıktır. Gecikilmez bir şekilde ciddi ve tüm bileşenlerin yürütmeden bağımsız olarak fikirlerini özgürce ortaya koyabildiği ve fikirlerinin dinlenebildiği ve icra aşamasına geçirilen bir yargı reformuna olan ihtiyacımız had safhadadır. Toplumsal hayata darbe vuran, kişisel özgürlükleri kısıtlayan, kadına şiddeti artıran, çocuğa istismarı kolay kılan, eğitimden sağlığa her alandaki adaletsiz, eşitliğe ve toplumsal devlet anlayışına aykırı düzenlemeler için hak arayanların ellerine kelepçe vurunca yurttaşlarımız adaleti yine yargıda arayacaktır. Sadece bu ülkenin hukukçuları olarak değil, bu ülkenin tüm yurttaşları olarak hepimizin ama hepimizin birbirimizin elbirliğine ihtiyacı var. Bu birliktelik, tüm kurum ve kurallarıyla hukukun esas alındığı, hukuka saygının hâkim olduğu, yargının bağımlı halden uzaklaştığı, yargının şeklen dahi olsa bağımsız olarak görüntü verdiği bir yargı sistemi kurulması için elzemdir. Yeni adli yılın; savunmaya saygı, yargımızda adalet, bağımsız, tarafsız ve daha uygar bir hukuk düzeninin esas alındığı bir yıl olmasını diler; yeni Adli Yılın meslektaşlarımıza, yargı camiamıza, ülkemize ve adalet bekleyen tüm yurttaşlarımıza hayırlı olmasını dilerim” dedi.