Depremden sonra bambaşka bir gezegende yaşıyor gibiyiz!
* * *
Enkaz altında kaldık
Yalnız bırakıldık.
Çok çabuk unutulduk.
Depremin vurması kadar, çaresizlik de insanları taaa kalbinden vuruyor!
Unutulmasına unutulduk da…
Ne acı ki…
Ne olacağını da bilen yok!
* * *
Hani o yıllarca komşu, dost, arkadaş ve can bildiklerimiz de fırsatı ganimete çevirmek için çabalıyor ya; bu daha da acı.
O deprem anını onlar da yaşadı.
Korku iliklerine kadar işledi.
Can pazarında, kurtulma çabaları da hafızalarımızda!
Unutmaması gerekenler de unuttu!
İşte bu daha çok can yakıyor.
Maalesef ‘Vur abalıya’ diyenler de onlar!!!
* * *
– Sevenim çok
– Arkadaşım çok
– Dostum çok
– Sırdaşım çok
Depremden önce öyleydi.
Depremden sonra takke düştü kel göründü!
* * *
Neşet Ertaş usta ne güzel özetlemiş:
“Sanırsın ki;
sevenim çok, arkadaşım çok, sırdaşım çok.
Sonra kötü bir şey olur…
Dönüp bakarsın ki;
arkanda gölgenden başka kimse yok!”
Var da…
Bir elin parmakları kadar bile değil!
* * *
Bu gezegende durum tam da böyle!!!
Nurlar içinde uyu Neşet usta…