Deprem felaketini bugüne kadar Hataylılar’a yaşatmaya hakkınız yok!
* * *
Ne partisi ya!
Ne siyaseti ya!
Ne hesabı ya!
Vatandaş enkaz altında kaldı.
Vatandaş öldü.
Vatandaş çaresizlik içinde.
Vatandaş perişan.
* * *
Koordinasyonda bir türlü ‘güçbirliği’ oluşturulamamasının acı faturası, ne yazık ki Hataylılar’a ödettiriliyor!
* * *
AFAD kimi dinliyor?
Belediye başkanlarının çalışması ne?
Hangi kaymakam neyi yönetiyor?
Valilerin görev alanlarındaki hizmetler ne?
Evet!
Herkes bireysel olarak görevini yapıyor.
Bunda hemfikiriz.
Önemli olan; Hatay’ın tek koordinasyon merkezinden yönetilerek, tüm hizmetlerin en hızlı şekilde vatandaşlara ulaşmasını sağlamaktır.
Bitmedi!
Hatay’a bir türlü vali de atanmadı!
* * *
Gelelim belediyelere…
Hepsi de deprem sonrasında sınıfta kaldı!
– Yok, burası büyükşehrin görev alanında.
– Yok, burası ilçe belediyelerinin görev alanında.
Geçin bu kandırmacaları!
Şu deprem felaketinde bunlar konuşulacak konular mı?
Barınma sorunu aynı!
Temizlik sorunu aynı!
Su sorunu aynı!
Altyapı sorunu aynı!
İmar sorunu aynı!
Haşere sorunu aynı!
* * *
Dört aydan fazla bir zaman oldu ama depremin ardından sorunların çözümü için hala her kafadan ayrı bir ses çıkıyor.
Kimin koordine ettiği önemli değil.
Vatandaşı ilgilendirmez sorumluluk alanları.
Çözüm bekliyor depremzede vatandaşlar!
Hatay’da kim, kim?
Kimse, kim!
Hatay’ı koordine edecek kişi önemli!
* * *
Burada iki ismi ayırıyorum.
İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek.
Arsuz Kaymakamı Hasan Gökpınar.
Çalışkanlığı ve liyakati temsil ettiler.
Demek ki; istenince oluyormuş!