10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü dün kutlar gibi yaptık!
Kutlama böyle mi olur?
Süslü-püslü laflar!
Kurumlardan iyi niyetli açıklamalar.
Ziyaretler.
Tebrik etme nezaketi.
Yani…
Bir tek güne sığdırılan samimiyet!!!
İlkeli ve dürüst gazetecilik yapan meslektaşlarımızın halini gerçek anlamda soran kaç kişi veya kurum var?
39 yıldır yazıyorum.
İnanarak.
Halkın sesi olmak adına.
Gazetecilik aşkıyla.
Tüm olumsuzluklara ve engellemelere rağmen!
Kolay olan yolda değilim.
Zor ve meşakkatli taraftayım!
Büyük bir aşkla…
Kalemini satan değil, kalemini kıran tarafta olmaktır önemli olan!
Kalemimiz ‘Hakk’ı yazar.
Sevgiyi yazar.
Hoşgörüyü yazar.
Barışı yazar.
Kardeşliği yazar.
Aşkı yazar.
Hukukun üstünlüğünü yazar.
Dürüstlüğü yazar.
Cumhuriyeti yazar.
Aydınlık ‘TÜRKİYE’yi yazar.
Demokrasiyi yazar.
Ve…
Kalemimiz; ‘GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ü ve Devrimlerini büyük bir onurla yazar.
Evet!
Gazeteci olmak çok zordur!
ki…
Zoru başarmaktır gerçek gazetecilik!!!
Dün de…
Bugün de…
Yarın da…
Sözümüz SÖZ!
Gazetecilik ilkelerimiz aynıdır.
‘İstiklal Marşı’ ve ‘İzmir Marşı’nın her satırını özümseyerek, aydınlık yarınlar için yazan kalemimiz hep olacaktır.
Gazeteci olmak.
Tıpkı ‘Saygı Öztürk’ üstadım gibi.
Bütün mesele bu!!!