10 defa yazdım.
Bir daha yazdım.
20 defa daha yazdım.
Bir daha yazdım.
5 defa daha yazdım.
Ve…
Yazmaya devam edecem!
Hiç kimse Karaağaç’ta yaşayanları bu kadar hiçe sayamaz ve olmazsa olmaz hizmetlerden yoksun bırakamaz.
Kış ayları geliyor.
Daha zor günler bekliyor Karaağaç Halkı’nı!
Ara sokaklara geçin de görün.
Çamur ve çukurdan geçilmiyor.
Evlerin içi toz-duman.
Halk, ne yapacağını şaşırıyor!
Hadi belediye insanların günlük yaşamlarını tehlikeye sokuyor diyelim, Arsuz Kaymakamı’nın konuya el atmasını bekliyor vatandaşlar.
Sevgili yöneticiler!
Anlı-şanlı belediye başkanlarımız!
Çok bilen daire müdürleri!
Görevinizi yapın, görevinizi!!!
Arsuz’a bağlı Karaağaç bölgesinde yaşayan 40 bin civarındaki insanı hiçe sayanlar, şapkalarını önlerine koyup düşünsünler artık.
Ayıp be kardeşim!
40 bin civarında insan var.
Kadın
Çocuk
Yaşlı
Nerede yürüyecek bu insanlar?
Okuyunca sakın kızmayın.
Şaka değil!
Karaağaç’ın tamamında bir tek kaldırım yok!!!
Ne caddelerde.
Ne sokaklarda.
Ne bulvarlarda.
Kaldırım yok, kaldırım!
Yüce büyüklerimiz!
Karaağaç deyince kızmayın!!!
100 defa daha olsa yazacam.
1000 defa daha yazacam.
Taa ki kaldırımlar yapılıncaya kadar yazacam!
Güler misin?
Ağlar mısın?
Yayalara da yazık.
Araç sürücülerine de yazık.
Her an kazalar olabilir!
Duyduk-duymadık demeyin!
Hece hece yazarsam çok daha iyi anlaşılır!
Ka-ra-a-ğaç-ta kal-dı-rım yokkkkk!!!