Hatay Tabip Odası haykırdı

Hatay Tabip Odası, tüm dünyayı etkisi altına alan ve sağlık çalışanları da dâhil birçok kişinin ölümüne neden olan Covid 19 salgının, sorumlu mevkilerde bulunan kişilerin pandemi yönetimindeki basiretsizliği yüzünden artmaya devam ettiğini belirtti. Antakya Özel Akademi Hastanesinde görev yapan Çocuk Hastalıkları uzmanı Dr. Nebil Emir’i de korona dolayısıyla kaybetmenin üzüntüsünü yaşadıklarını söyleyen Tabip Odası yönetimi, acil alınması gereken önlemleri bir kez daha haykırdı.

“Ne çok ölüyoruz! Ne çok tükeniyoruz!”

Kaybedilen sağlık çalışanlarını özlemle anarak, en az 15 günlük kapanma süreci gerektiğini ifade eden Hatay Tabip Odası Yönetimi, “Geçen hafta içerisinde ilimizde on sağlık emekçisi arkadaşımız hayatını kaybetmişken, bugün de hekim arkadaşımız Dr. Nebil Emir’i kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. O yönetenler için bir rakam olabilir ama kendisi gibi sağlık emekçisi olan eşi için yol arkadaşı, çocukları için baba, bizler için ise çalışkan bir hekim, bir dost, bir arkadaştı. Salgının başından beri şeffaf olmayan, halka gerçek vaka sayılarını ve ölümleri söylemeyenlerin bu salgının kontrol altına alınamamasındaki payı kuşkusuz çok büyük. İnsanları sadece maske-mesafe-hijyen ile koruyabileceğini zanneden zihniyet, hiçbir sosyal tedbir almadan bir salgınla mücadele edilemeyeceğini bilmeliydi. Salgın daha önce işlevsizleştirdiğiniz birinci basamakta karşılanır. Koruyucu sağlık hizmetleri ile karşılanır. TTB ve Hatay Tabip Odası olarak aylardır en az 15 günlük kapanma süreci gereklidir diye çığlığımız çıktığı kadar bağırıyoruz, sizler ise pansuman çözümlerle göstermelik bazı tedbirler alıyorsunuz. Bu tedbirlerin yetersiz olduğu gün gibi aşikarken, biz sağlık çalışanlarını salgının en önüne hiçbir tedbir almadan sürmek resmen bizi feda etmektir. Biz sağlık çalışanları aylardır hiçbir fedakârlıktan kaçınmadan görevimizi sürdürmeye devam ediyoruz ve edeceğiz. Ama siyasi iktidar da üzerine düşen görevi yerine getirmelidir. Halkın temel ihtiyaçları üç ay süreyle ücretsiz ve karşılıksız karşılanmalıdır. Beslenme, ısınma, aydınlanma ve kira giderleri merkezi bütçeden verilmelidir. Yerel yönetimler vatandaşları için gerekli sosyal yardım projelerini devreye sokmalı, suyu üç ay vatandaşa ücretsiz temin etmelidir. Toplu ibadetler her görüşten insanlar için geçici süre için yapılmamalıdır. Bu süreçte yüzlerce sağlık çalışanı enfekte oldu, onlarcası hastanelerde enfeksiyonu ağır geçirdi, bir kısmı şu anda yaşam mücadelesi veriyor. Artık daha fazla kayıp istemiyoruz. Siyasi iktidarı gerekli tedbirleri en sıkı bir şekilde almaya davet ediyoruz” dedi.

Bir cevap yazın