Altınözü Kaymakamı Bülent Uygur, iç savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen 8 bin 500 Suriyeliye 8 yıldır ev sahipliği yapan Altınözü Boynuyoğun Geçici Barınma Merkezi’ndeki yaşamı ve onlara maddi katkı sağlaması amacıyla hayata geçirilen projeleri anlattı.
Suriyeli misafirlerin sıkıntı yaşamaması adına en ince detayın bile düşünüldüğü barınma merkezinde yaklaşık 1400 bebeğin dünyaya geldiğini belirtirken, farkındalık oluşturmak üzere oluşturdukları yetim merkezine de kayıtlı 320 çocuğun olduğuna dikkat çeken Kaymakam Uygur, Suriyeli misafirlerin kampta mutlu olsalar da kendi ülkelerinde daha çok mutlu olacaklarının gözlerinden okunduğunu ifade etti.
“8 yıldır burada yaşıyorlar”
Türkiye’de birçok ilçenin nüfusundan da kalabalık bir nüfusun Boynuyoğun Geçici Barınma Merkezi’nde hayatını sürdürdüğünü belirten Altınözü Kaymakamı Bülent Uygur, “Bugün savaşın 8. yılında halen daha geçici barınma merkezlerimiz de Suriyeli kardeşlerimiz misafir olmaya devam ediyorlar. Bugün bu kampta 8 bin 500’e yakın Suriyeli misafirimiz hayatlarını sürdürüyor. 1400’e yakın evladımız da Türkiye’de bu topraklarda doğdu. Eğitim öğretim çağında olan 2500 öğrencimiz mevcut. Bunlar 150 öğretmenimiz aracılığı ile anaokulundan liseye kadar bütün eğitimlerine devam etmektedirler. Kampımızın Sağlık Ocağında 3 uzman doktorumuz, toplam 10 doktorumuz var. Bir farkındalık oluşturmak üzere oluşturduğumuz yetim merkezi olarak projelendirdiğimiz bir alanda bu yetim merkezine kayıtlı 320 çocuğumuz bulunuyor. Bir kısmının annesi, bir kısmının babası, bir kısmının da hem annesi hem babası yok. Ama açık yüreklilikle söylemek isterim ki; buradaki çocuklarımızın yüzlerinden gözlerinden okunmakta, burada mutlular ama kendi ülkelerinde daha çok mutlu olacaklarını inanıyorlar. Oralar huzura kavuştuğu gün çocuklarımız geri dönecekler kendi topraklarında hayatlarını sulh ve barış içerisinde devam ettirecekler” dedi.
“Üretirken kazandırıyoruz”
Suriyeli mültecilerin kampa parmak izi uygulaması ile giriş – çıkış yaptığını anlatan Kaymakam Uygur, “8500 nüfus, lokal bir alanda toplamda 140 bin metrekare alanda ve 2050 adet konteyner evde hayatlarını sürdürmekte. Türkiye’de birçok ilçenin nüfusundan da kalabalık bir nüfus bu alanda yaşamakta. Gördüğümüz eksiklerden bazıları berber, kuaför, terzi, ayakkabı, telefon tamircisi gibi ihtiyaçlar vardı. Oluşturduğumuz pasaj ile tamamı Suriyeli kardeşlerimiz işlettiği 14 tane işletme de barınma merkezindekilerin ihtiyaçlarını gidermiş olduk. Bunun yanında burada yaşayanlar sabah 6 akşam 23 arasında Hatay’da ve diğer ilçelerindeki iş hayatına katılabiliyorlar. Oluşturduğumuz sistem ile Hatay’da bir ilkti parmak izi sistemini getirdik. Parmak izini basarak nizamiyeden çıkış yapmakta yine aynı şekilde tekrar giriş yapmakta ve idare ile herhangi bir teması söz konusu değil. Açmış olduğumuz gelinlik atölyesinde anlaşmış olduğumuz dışarıdan bir firma ile parça başı üretim yapılmakta ve kişi başı 800 – 1000 lira arasında aylık gelir elde edebilmekte. Dünya Açlık Örgütü ile yaptığımız proje ile 6 dönümlük alanda sera çalışması yaptık. Orada da önceliği aile de yetim çocuk varsa çalışma hakkını yetim çocukların ailelerine vermek üzere şu anda 20 kişi istihdam ediyoruz. Güne 60 lira yevmiye veriyoruz ayrıca üretilen ürünün satışından elde edilen paranın da yüzde 60’ını yine çalışanlara dağıtıyoruz. Mozaik kursu, hanımlara yönelik kuaför kursu, resim ve müzik gibi kurslarımız Halk Eğitim aracılığı ile devam etmektedir” dedi.