Bu utançtır!

Kamu ihalelerini yarım-yamalak yapan müteahhitler ve onlara göz yuman kamu görevlileri bunun hesabını asla veremezler ama gel gör ki genellikle yapanın yanına kar kalıyor. Böyle olunca da olan vatandaşa oluyor. Aynı zamanda tüyü bitmemiş yetimin hakkı da yeniyor.
Yani…

Hırsızlık.
Haram.
Devlete zarar verme.
Çürümüşlük.
Hepsi de peşpeşe arttıkça artıyor.

Alın size gözönünde bir örnek daha.
Hatay Havaalanı.
O kadar çirkin görüntüler var ki…

Aman yağmur yağmasın.
Ortalıkta su kovaları.
Bir orda.
Bir diğer yerde.
Alanın her yerine serpiştiriliyor.
Rengarenk kovalar.

Kova satışı değil.
Oyun değil.
Film çekimi değil.
Peki ne?

Aman yağmur yağmasın!
Çatılar su akıtıyormuş efendim.
Her kış ayında aynı manzaralar.
Yetkililer, su akan yerlere kova yetiştiremiyormuş.

Bir koşuşturmaca.
Bir telaş.
Ellerde kovalar tam bir yarışma havası!
– Koş, burdan damlıyor.
– Koş koş öbür tarafa da damlıyor.
– Yetiş buraya da kova getir.

Şaka değil.
Gerçek bir dram bu.
Burası uluslararası bir havaalanı.
Şu yaşananlara bakın Allah aşkına!!!

Havaalanını açılışı 10 yıl önce yapılmıştı.
Hem de büyük bir cafcafla!
Ve…
Müteahhide de teşekkür ve iltifatla.

Havaalanının bu durumu bir utançtır.
Daha acısı mı?
O kovalar, bu utancın hatırasıdır!!!

Bir cevap yazın