Hiçbir şey tat vermiyor.
Kime sorsanız diyecekleri vardır elbet.
Sorunlar da cabası tabii ki!
Hayatınızı bir film şeridi gibi gözünüzün önünden geçirin ve çok samimi olarak cevap verin.
Geçmişte; bu kadar mutsuzluğu birarada yaşadınız mı?
Hatta…
Umutsuzluğu da diyebiliriz!
Siyaset adı altında demokrasiye vurulan darbeler yüzünden; bizi birbirimize karşı nasıl da keskinleştiriyorlar, iyi tahlil etmek gerek. Mutsuzluğu daha da körüklüyor bu durum.
Üretici de mutsuz!
Tüketici de mutsuz!
Anne-babalar da mutsuz!
Çocuklar da mutsuz!
İşçi de mutsuz!
İşveren de mutsuz!
Doktor da mutsuz!
Hasta da mutsuz!
Partiler de mutsuz!
Partililer de mutsuz!
Nereye baksanız mutsuzluk ifadelerinin her geçen gün daha da arttığını göreceksiniz.
Ne acıdır ki…
Nerdeyse gülen yüz göremeyeceğiz!
Ne ara bu hale geldik?
Daha doğrusu…
Ne ara bu hale getirildik.
İyi sorgulamak gerek!
Vatandaşlara soruyorum.
Tüccarlara soruyorum.
Sanayicilere soruyorum.
İşçilere soruyorum.
Memurlara soruyorum.
İşsizlere sormaya gerek bile yok!
Neden yüzler gülmüyor?
Bir dokundum, bin ‘Ah!’ işittim.
Ortak cevap şaşırtmadı:
“Gülmeye hal mi kaldı?”
Unutulmasın ki…
Biz birlikte ‘TÜRKİYE’yiz!
Sevgi tohumları ekelim.
ki…
Mutlu bir ‘TÜRKİYE’dir hayalimiz.