Mehmetçik, Afrin’in terör örgütü PYD/YPG-PKK’dan temizlenmesine yönelik Zeytin Dalı harekâtını yürütürken, Hatay-Kilis sınır hattında görev yapan sağlık çalışanları da vatan nöbetindeler. Sınırdaki hastanelerde, kurulan sahra çadırında, gerektiğinde 7 gün 24 saat çalışan doktorlar, cephelerden gelen yaralılara anında müdahale ediyorlar.
Türkiye’nin farklı illerinden geçici görevle sınır hattına gönderilen, özellikle cerrahi alanında uzman doktorlardan 17’si Kırıkhan Devlet Hastanesi’nde görev yapmaya başladı. Bu ekipte yer alan cerrahlar, duygularını ve yaşadıklarını şöyle anlattı:
Prof. Dr. Aydın Karakuzu: Mehmetçiğimiz cephede savaşırken biz sağlıkçılar da burada vatani görevimizi yapıyoruz. Burada söz konusu vatansa gerisi teferruattır.
Doç. Dr. Çetin Murat Songür: Mehmetçiğimiz cephede bizim huzurumuz, güvenliğimiz, ülkemizin bekası için çatışırken cephenin gerisinde de olsa onlarla birlikte olmak, ihtiyaç duyduklarında yanlarında olmanın gururunu yaşıyorum.
Doç. Dr. Elvin Kesimci: Mehmetçiğimizin yanında olmaktan gurur duyuyorum. Biz bunun eğitimini almış insanlarız. Okullar tatil olmuştu, oğlumla zaman geçirecektim ama bu görev gelince seve seve oğlumu, ailemi bırakıp buraya geldim.
Uzman cerrah Mehmet Kılıç: Gelen yaralı Mehmetçiğimizin duruşu, vatan sevgisini görünce onların yanında bulunmaktan, onları tedavi etmekten gurur duydum. Bir an önce yaraların sarılıp cepheye dönmek istiyorlar. Yaralı bir Mehmetçiğimiz, ‘Hocam bir an önce yaralarımı sarın, cepheye, arkadaşlarımın yanına dönmek istiyorum’ diyor. Bu kadar gurur duyulacak bir ordumuz, askerimiz var.
Uzman cerrah Hüseyin Sezer: Mehmetçiğimizin yanında olmak, onlara yardımcı olmak gurur verici. OSÖ’cuların da bize, bu ülkeye sevgileri var. Buraya yaralı gelen bir OSÖ mensubunu tedavi ettiğimde bize, ‘Bir terörist, bir PKK’lı öldürmeden yaralandım. Bu içimde yara kaldı. İyileşip cepheye gitmek istiyorum’ dedi. Çoğu gariban, savaş mağduru olmuş insanlar.
Genel cerrah Ufuk Utku Göktüğ: 2 aylık bebeğimi bırakıp geldim. Burada Mehmetçikle olmak, onlara destek olup, moral vermek kadar gurur verici bir şey yok.