Sakın haaaa!!!
Sakın haaaa!!!
Sakın haaaa!!!!
Doğumundan itibaren, sana gülen o yüzlerin ne kadar sahte olduğunu büyüdükçe çok daha iyi anlayacaksın. Senin dünyanı yaşanmaz hale getirmek için vargüçleriyle çalışan ama sana sahte gülücükler saçan bugünün büyüklerini sakın affetme!
Sakın ha!!!
Felaket.
Savaş.
Kan.
Gözyaşı.
Hepsi var bugün!
Birbirlerini vuruyorlar.
Kavga.
Cinayet.
Katliam.
Nasıl da acımasızlar!
Utanmaz yanları da var!
Riyakâr.
Sahte.
Bir o kadar da vicdansızlar!!!
Senin yarınlarına kastları var!
Ne ‘dağ’ bıraktılar.
Ne ‘dere’ bıraktılar.
Ne ‘ağaç’ bıraktılar.
Ne ‘su’ bıraktılar.
Katil bunlar ya!
Geleceğini öldürüyorlar!!!
Ninnileri çok tatlı geliyordur kulağına.
- Eeee bebeğim.
- Eeee çocuğum.
- Eeee yavrum.
Hepsi yalan!
Sakın inanma!!!
Her tarafta bombaları patlatan bunlar!
Öldüren!
Kesen!
Kurşunlayan!
İşte bu büyükler değil mi?
Yedikleri haltlara baksana!!!
Savaş!
Savaş!
Savaş!
Geç bunları!!!
Senin dünyana tek yakışan şu:
‘BARIŞ’
İyi anla.
İyi gör.
İyi izle.
İyi algıla.
Ve…
Bizi hiç affetme çocuk!!!
‘BARIŞ’ dolu bir dünya bırakmak varken…
Barış güvercinlerini uçurmak varken…
Sevgi tohumları ekmek varken…
Güzelliklerle dolu bir dünya için çalışmak varken…
Unutma!!!
Sana ‘SAVAŞ’ yıkımlarını reva görenleri sakın affetme!!!
Sakın haaa çocuk, sakın affetme!!!!!!!!