Yıl: 1969
İskenderun, İnönü İlkokulu
İlk ders!
Hani ben ilk sınıfa girdiğim gün var ya öğretmenim.
İpince, uzun boylu.
Anne şefkatinde karşıladın beni.
Çok da güzeldin.
Biraz ürkektim.
İmkanlarımız da çok sınırlıydı.
Seni seyrettim hep, ilk gün.
* * *
Arkadaşlarıma gelince…
Aynı mahalleden de arkadaşlarım vardı ama çoğuyla ilk kez sınıfta biraraya gelmiş, birbirimizi tanımaya gayret etmiştik.
Orhan, Nursima, Ali, Ferit, Cabbar, Nedim.
Ve , Handan diye gidiyor.
Teneffüs zili çaldığında sevinmiştik.
Bol bol konuştuk, tanıştık.
O nasıl bir heyecandı öyle!
* * *
Sınıfa girdik.
Nasıl da sevmiştim seni öğretmenim!
Hem anne, hem baba.
Hem iyi, hem yardımsever.
Hem arkadaş, hem dost.
Hem sırdaş, hem melek.
O kadar koca bir yüreğin vardı ki; hepsi de sendin öğretmenim!
* * *
Defterim yoktu.
Sen aldın!
Kitabı alamadım.
Sen getirdin!
Acıktım.
Simit aldın, ayran aldın, tost aldın!
İlk adını ezberlemiştim.
Birsen Koçoğlu
Gerçek bir Cumhuriyet Öğretmeni!
Sonrasında kalbime kazındın canım öğretmenim’
* * *
Yıllar, yıllar sonra İstanbul’da olduğunu öğrendim.
Yanına geldiğimde ilk günkü heyecan vardı.
Tam 55 yıldır, varlığınla var oldum!
Bugün de arayıp ellerinden öpeceğim.
İyi bir öğretmen, iyi bir sanatçıdır; tıpkı senin gibi öğretmenim.
Şahsında tüm öğretmenlerimizin, öğretmenler gününü yürekten kutluyorum.
Başöğretmen, Mustafa Kemal Atatürk’e sevgi, saygı ve özlemle…