İstanbul’daki mesleki hayatına baba ocağı Hatay’da devam eden 2 çocuk annesi Avukat Nurhak Kar Öksüz, kurduğu Akdeniz Kadın Kooperatifi ile hayalini gerçekleştirdi. Ata topraklarında çiftçilik yapma hayalini 2018 yılında gerçeğe dönüştüren ve kadınlarla birlikte toprağı berekete dönüştüren Öksüz, güne önce tarlada başlıyor, sonra adliyeye, ardından da kooperatife yetişiyor.
İlk olarak babasının bahçesinde çiftçilikle uğraşan Öksüz, aldığı eğitimlerle ilaçsız tarım modelini benimseyerek yetiştirdiği zeytin, biber, domates, fasulye ve narenciye ürünlerini işlemek ve dayanışma sağlamak için Akdeniz Kadın Kooperatifini kurdu. Öksüz, kooperatif bünyesindeki 20 kadınla sabahın erken saatlerinde şalvarını giyip bahçesindeki ürünleri topladıktan sonra adliyedeki duruşmalarına katılıyor. Adliye ve bahçesindeki işlerinin ardından Öksüz, Türkiye Yüzyılı Prefabrik Çarşısı’ndaki kooperatifte, kadınlarla yetiştirdiği ürünleri işliyor, aynı zamanda deri çanta, şapka, cüzdan, takı gibi eşyalar yapıyor.
Akdeniz Kadın Kooperatifi Başkanı olan Avukat Öksüz, 20 yıl İstanbul’da yaşadığını ve metropol hayatının kendisini bıktırdığını, her zaman toprağa ve toprağı işlemeye özlem duyduğu için Hatay’a dönmeye karar verdiğini anlatırken, “Buraya geldiğimde ilk önce babamın bahçesini ekmeye başladım, sonra eğitimler alıp eşime ait 4 dönümlük arazide bu işi daha bilinçli sürdürdüm. Ardından kadınlarla toplandık, hep beraber bu toprağı gelip ekmeye başladık. Ardından ‘Bir kooperatif kuralım’ dedik çünkü üretiyoruz ama artık satış da olması gerekiyor. Ürettiklerimizi öncelikle avukat arkadaşlarıma, İstanbul’a kolilerle yollamaya başladım. Kooperatifi kurduktan bir ay sonra 6 Şubat depremleri meydana geldi ve bu süreçte sıkıntı yaşadık. Daha sonra Valiliğin bizlere prefabrik çarşıda yer tahsis etmesiyle yeniden çalışmalara başladık. Şu anda üretim yaparak kadınların kazanç sağlamasına katkı sağlıyoruz” dedi.
Asıl mesleği avukatlığın yanında hem çiftçiliği hem de kooperatif çalışmalarını uyum içerisinde sürdürdüğünü anlatan Öksüz, “Bahçe bakım işleri güneş doğmadan başlıyor, önce bahçeme geliyorum, tarlamda yabani otlarımı ayıklıyorum, sulamamı yapıyorum, ardından kıyafetimi güzel bir şekilde giyinip adliyeye gidiyorum. Orada işlerim bitince bahçeye dönüyorum ya da kooperatife geçiyorum. İstanbul’dan depremden sonra iş teklifleri de geldi ama kadınlara verdiğim bir söz vardı, kadınlarımızla birlikte kalkınacağız, üreteceğiz” şeklinde konuştu.