İskenderunlu Yeminli Mali Müşavir Zafer Kutlu, Türkiye’nin son dönemlerde yaşadığı finansal kaynaklı sıkıntılarla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Döviz kurunda yaşanan hızlı yükselişi Türkiye’nin 2009 yılından bu yana tarihinin en yüksek dış borç stokuna ulaşmasına bağlayan Kutlu, dolardaki artışın özellikle dövizle işlem yapanlar ve satın almada dövizi kullananlar açısından katlanılması zor sonuçlar doğurabileceğini dile getirdi.
Doların yükselişine çözümün üretilmesi için, öncelikle sıkıntı kaynağının ne olduğunu doğru algılamak gerektiğini söyleyen Zafer Kutlu, “Türkiye şu dönemlerde finansal bir sıkıntı yaşıyor. Bunun görünen yanı döviz fiyatlarındaki olağan üstü ve hızlı yükseliş. Son dönemlerde döviz kurlarında yaşanan yükseliş, dövizle işlem yapanlar ve özellikle de satın almada dövizi kullananlar açısından katlanılması zor sonuçlar yaratacak bir tablo ile karşılaşmalarına neden oldu. Bunun çözümünün üretilmesi için nedeninin ne olduğunu doğru algılamak lazım. ‘Neden bu noktaya geldik?’ sorusuna en kolay yanıt olarak; Türkiye’nin 2009 yılından bu yana tarihinin en yüksek dış borç stokuna ulaşmış ve dış borçlar yoluyla büyümeyi tercih etmiş olması cevabını verebiliyoruz. Tercih edilen büyüme modelinde; üretkenlik yerine tüketim ağırlıklı yatırım harcamalarına öncelik verilmesi, yatırımın geri dönüşünün üretim artışlarıyla değil, günlük yaşam seviyesinin yükselmesine bağlı harcama artışlarından sağlanması yatmaktadır. Bu modelin seçilmesine bağlı olarak dış borç stoku arttıkça, döviz kurlarından, kur hareketliliklerinden etkilenme seviyemizde yükselmeler yaşanıyor. Bilindiği gibi dünyanın her tarafında para politikalarını Merkez Bankaları ve hazine uyguluyor. Hazine para politikalarını, her türlü siyasal endişe ve etkiden uzak şekilde bağımsız kurullar ve müdahale yöntemleri ile çözüyor. Bu sebeple Merkez Bankası’nın dün faize yapmış olduğu müdahaleyi yerinde buluyoruz. Ancak gecikmiş bir müdahale olarak görüyoruz. Buna rağmen olumlu beklentilerimizi sürdürmeye devam ederek, alınan önlemlerin ve arkasından alınacak diğer önlemlerin yaşanan sıkıntıların önüne geçmesini ve ekonomimizin yeniden rayına oturarak, halkın endişesiz ve rahat bir şekilde yaşamasını sağlamaya yöneltmelerini bekliyoruz” dedi.