Ver elini be kardeşim!

Neyin kavgası?
Bunu çok iyi düşünmek gerek!

Sen kimsin?
O kim?
Ben kimim?

Biz, birlikte büyüdük ve aynı havayı teneffüs ettik ama bizi bizden ayırma çabaları son zamanlarda o kadar çok arttı ki; ne olur dikkat!

O parti.
Bu parti.
Şu parti.

Hiçbir anlamı yok.
Demokrasinin gereği inandığın partiye oy verirsin.
Hepsi bu kadar!

Aynı mahallede oturuyoruz.
Aynı sofrada çook yemek yedik.

Komşuyuz.
Arkadaşız.
Dostuz.
Akrabayız.

Vatanımız bir.
Bayrağımız bir.
Marşımız bir.

Suyumuz bir.
Toprağımız bir.
Havamız bir.
Denizimiz bir.
Dağımız bir.

Çok fazlasına gerek yok.
Biz, birlikte ‘TÜRKİYE’yiz!

Her seçim öncesi şu ayrıştırma çabaları sonrasında yaşanan kavgalardan bıkmadın mı artık?

Uyan be kardeşim!
Türkiye üzerine oynanan oyunları birlikte bozalım.

Ver elini be kardeşim!
Vallahi yok birbirimizden farkımız.

Çocuklarımızı büyütürken, Türkiye’nin aydınlık yarınlarına hep birlikte sahip çıkmak için ‘Milli’ duygularımızı aynı okullarda aşılamadık mı?

Peki neden bu kavga?
Peki, neden bu düşmanlık?
Peki, neden bu kin?

Sakın oyuna gelme be kardeşim!
Düşmana da, içimizdeki haine de fırsat vermeyelim.

Kürt kim?
Türkmen kim?
Arap kim?
Çerkez kim?
Zaza kim?

Alevi kim?
Sünni kim?
Hristiyan kim?

Biziz, BİZ!
Yok birbirimizden ayrımız-gayrımız.

Mustafa Kemal Atatürk’tür önderimiz.
Unutma ki…
Sonsuza dek hep birlikte gururla haykıracağız ‘ATA’nın sözünü.
Ne mutlu TÜRK’üm diyene!

Hadi uzat elini be kardeşim!
‘BARIŞ’, bizim ‘CAN’ damarımızdır.