Geri sayım başladı ve Ramazan Bayramı’na sadece iki gün kaldı.
Ama…
Vatandaşın ‘bayram’ tadı var mı?
İşte burası çok önemli.
Çarşı-pazara çıktık ve dertleştik.
Konuştuk.
Vatandaşın fikrini sorduk.
Cevap verenlerin büyük çoğunluğundaki umutsuzluk ve belirsizlik gerçekten de can yaktı.
Üzüldük.
Aldığımız cevaplara bakın!
- Hangi parayla bayram yapacağız?
- Ağzımızın tadı kalmadı!
- Hadi çocuklara kıyafet alın da görün!
- Adeta günübirlik yaşıyoruz!
- Eski ayakkabılarla idare edeceğiz.
- Alın şu maaşı da bayram yapın!
- Şeker ve çikolataya para mı kaldı!
dahası…
dahası…
dahası…
Verilen bazı cevapları yazmaya yüreğim yetmiyor ve vatandaşın içinde bulunduğu durumu anlatmaya kelimeler bile yanıyor.
Zam!
Zam!
Zam!
Sormak gerek.
Asgari ücretle ne yapabilirsiniz?
ki…
Bir de bayram alışverişi yapacaksınız, öyle mi!!!
Evet!
Bayram tadı bırakmadılar!!!
Fiyat artışlarındaki hızlı yükseliş ve hemen hemen her şeye yapılan zamların yanına fırsatçıların vicdansızlığını da katarsak vatandaşın dayanacak gücü kalmadı.
Yine de…
Bayram, bizim bayramımız.
Barış Bayramı
Dayanışma Bayramı
Hoşgörü Bayramı
Kardeşlik Bayramı
Şeker Bayramı
Ramazan Bayramı’nın güzellikleri bunlar.
Hep birlikte; ağız tadıyla ve tüm güzellikleriyle kutlayacağımız nice bayramlarımız olsun.