Diyemedi sonrasını!

Heyecanlı adımlarla uçağa doğru giderken geriye dönüp baktı.

Bir kuş misali kaybolmuştu.
Hangi ara?
O kısa arada hem de!

Merdivenlerdeydi.
Adeta çakılıvermişti.
Olamaz!
‘Ben değilim bu!’ diye düşündü.
Heyecanına yenilmişti.

İnsanlar bir bir uçağa binerken, o sürekli etrafına bakıp, arkadaşını görebilmeyi düşünüyordu.

Gitmişti bile!
Uçağa binme zamanı.
Adımlarını sıklaştırdı.
Gülümseyerek geçti koltuğuna.

Yolu çok uzun.
Gözleri kapandı kapanacak.
Tanıdık bir sesle irkildi:
“Merhaba!”

Arkadaşı yanındaydı.
Gözlerine inanamıyordu.
Rüya mı – gerçek mi?

Bayram günü yapacağı uzun seyahat bir anda bayram sevincine dönüştü.

Sarıldı.
O an koltuğa kıvrılıverdi.
Nasıl bir sürprizdi bu?
Başını arkadaşının göğsüne yasladı.

Hiç beklemiyordu.
Çifte bayramdı bunun adı!

Arkadaşına sarılıp gözlerini kapattığında en güvenli limanda olduğunu hissediyordu.

‘Seni…….’
Diyemedi sonrasını.
Uyumuştu.
Sevginin doruğuydu bu an!
Rüya mıydı acaba?

* * *

İyi bayramlar!
‘Seni çok seviyorum’ diyebilmeyi hakkeden sevdikleriniz hep olsun.

Sevdiklerinizle nice güzel bayramlara…