Ne bayramı be kardeşim!

Bir şey söylemeye dilim varmıyor!

* * *

Ne güzel bayramlarımızdı.
Mutluyduk.
Ailece bayram telaşı unutulmaz.
Komşularımızdan başlardık.
Kurban telaşı ise tüm mahalleyi kaplardı.

Nerde o eski bayramlar?
Deprem sonrası bayram tadı yok ki!!!

Bu bayramı; depremde kaybettikleri yakınlarını mezarlıklarda ziyaret edip geçirecek insanlarımızın büyük bölümü.

Nasıl bayramlaşacağız?
Hatay’da enkaza döndü evlerimiz!
Daha 4.5 ay oldu.
Bayram kutlayacak halimiz mi var?

Aile yok!
Ev yok!
Para yok!
Tat yok!
Komşu yok!

Anlatabilmek bile çok zor!
Komşuda acı varken, ben nasıl bayram kutlarım!!!

Çadırlarda yaşıyorlar.
Konteynerlerde.
Hasarlı binalarda kalıyorlar.
Her gün deprem, her gün!

Anne ve babalarını yitiren çocukların, evlatlarını enkaz altında kaybeden anne ve babaların; acılı ailelerin hangisine bayramı yaşatabilirsiniz?

* * *

Magazine çevirdiler depremi!
Bizleri figüran olarak görüyorlar!
Bazıları acıyor!
Bazıları da reklam aracı diye düşünüyor!

Gönülden yanımızda olanlar var.
Canla-başla buradalar.
Hepsi de birer kahraman.
Onları ayrı tutuyorum.

* * *

Çarşı-pazarda sadece yaşamak için verilen mücadelenin hareketliliği dikkat çekerken, bayram telaşının mazide kaldığını gördük.

* * *

Dün, çarşıda gezdim.
Bir esnafla sohbet ediyorum.
Bayram alışverişiydi konu.

Esnafın cevabı her şeyi anlattı:
‘Ne bayramı be kardeşim!’

Sağlıkla ve huzurla kalın.