Kandırmaca yok.
Dürüst cevap verelim.
Çok önemli!
Dünyanın en özel ve çağdaş kentlerinden biriyken, kimlik bunalımı yaşayan bir kent haline gelmesi için herkes bir taraftan çekiştirmiş!
- Kumsalı
- Tarım alanları
- Tarihi
- Berrak denizi
- Ormanları
- Eşsiz günbatımı
- Turizmi
- Yemyeşil dağları
Ve…
- Çok hareketli ticareti.
İskenderun’un birbirinden güzel değerlerini daha da sıralayabiliriz ama asıl o güzel ve çağdaş insanları tüm bu güzelliklere değer katardı.
Yıllar yılları kovaladı.
Gelinen nokta ortada!
İleri mi gittik?
Geri mi gittik?
Bunun cevabını verirken, çok da düşünmeye gerek olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Hadi sesli düşünelim!
Cevabını da verelim.
- Turizm kenti mi?
- Tarım kenti mi?
- Sanayi kenti mi?
- Tarih kenti mi?
- Ticaret kenti mi?
- Spor kenti mi?
Soruyorum!
İskenderun, ne kenti?
Hepsi mi?
Hiçbiri mi?
O kadar karmaşa yaşanmış ve hepsi birbirine karışmış ki; İskenderun’un kimliğini çalanların vebali çok büyük.
Kısır çekişmeler.
Liyakatsiz yöneticiler.
Siyaset.
Şahsi çıkarlar.
En önemlisi; kent bilincinin oluşturulamaması ve bir türlü gerçekleşmeyen ‘İskenderun Güçbirliği’ çabaları.
Gelen vurmuş!
Giden vurmuş!
İskenderun, bir aşktır.
Bırakın da; İskenderun’a âşık olanlar yönetsin.
Başka ‘İSKENDERUN’ yok!!!