Naim Babüroğlu.
Hataylı.
Emekli komutan.
Yazar.
Mustafa Kemal’in askeri.
Öğretim üyesi.
Gerçek bir vatansever.
Cumartesi günü konferansını izledim.
Atatürkçü Düşünce Derneği İskenderun Şubesi’nin davetlisiydi.
Konu:
‘Tarihin kıskandığı lider’
Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatını ve kahramanlıklarını anlatırken zaman zaman duygulanan Naim Babüroğlu’nu dinleyemeyenler çok şey kaybetti diyebilirim.
Çanakkale’yi anlattı.
Başkomutanlık Meydan Savaşı’nı anlattı.
Kurtuluş mücadelesini anlattı.
Mükemmel devlet adamlığını anlattı.
Devrimlerini anlattı.
Daha doğrusu…
Hem yaşadı, hem anlattı!
Kısaca özgeçmişine bakalım.
Naim Babüroğlu 1960 yılında Hatay’ın Antakya ilçesinde dünyaya geldi. 1977 yılında Kuleli Askeri Lisesi’ni, 1981 yılında Kara Harp Okulu’nu tamamladı. 1992 yılında Kara Harp Akademisi’ni, 1995 yılında Silahlı Kuvvetler Akademisi’ni bitirdi. 2011 yılında Tuğgeneral rütbesinden emekli oldu. Şimdi de İstanbul Aydın Üniversitesi’nde öğretim üyeliği yapıyor.
Heyecanı ilk günkü gibi.
Tarihi, belgelerle anlatıyor.
Çok da donanımlı.
Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşüne neden olan üç noktaya özelikle dikkat çekti.
- Adam kayırma
- Liyakat siteminin çökmesi
- Yozlaşma
Uyarısını yaparken, örnek de verdi:
“Araç kullanırken, tehlike anında dikiz aynasına bakılmazsa kaza olur. İşte tarihin o dikiz aynasına mutlaka bakmak gerek!”
Son kitabında hepsini anlatmış.
Bir bölümünde de Atatürk’ün neden ‘Hatay Şehidi’ olduğunu ayrıntılarıyla yazmış.
Ve…
Çok çok önemli vurgusunu da yaptı:
“Atatürk 10 Kasım’da ölmedi, ölümsüzlüğe gitti!”
Dedi ki Babüroğlu:
“Öyle olmasaydı, hala Atatürk’ü öldürmek için bu kadar uğraşan olur muydu?”
Evet!
Düşmanlarının bile saygı duyduğu liderdir Atatürk.
Yani…
Tarihin kıskandığı lider.
Nokta!