Basit düşünenler hep kaybeder!

Hayatın en önemli kuralı:
‘Dürüst olmak’

Ardından tüm başarılar gelir.
Görünen köy kılavuz istemez ki…

Mutluluk gelir.
Dayanışma gelir.
Huzur gelir.
Samimiyet gelir.
Sevgi gelir.

Liyakatin ve donanımlı olanların başarabildiği bu kuralların dışında kalan ve basit olanlar yüzünden başarısızlık ve huzursuzluk kendini gösterir.

Kimsiniz?
Nesiniz?
Necisiniz?

Yalan ve dolanla birlikte kibirin esir aldığı yöneticilerin olduğu kurumların akıbeti hep aynı olmuştur.

Toplumun en büyük yarası mı?
Kendini aşamayanların yönetici olması!

Çapsız!
Liyakatsiz!
Basit!
Kıskanç!

Tüm bunların bileşkesi aynı adrese gider!
Liyakatsiz olanlara bakın, görürsünüz!!!

Şu kısacık yaşamda; el ele ve ekip anlayışıyla çalışıp, gelecek nesillere çok daha güçlü kurumlar bırakmamız gerektiğini unutmamak gerek.

Hani nerde?
O, şatafatlı koltuklarda oturanlar nerde?

Hani nerde?
O, mal-mülk sahipleri nerde?

Hani nerde?
O, astığı astık-kestiği kestik firavunlar nerde?

Hani nerde?
O, dev fabrikaları kuranlar nerde?

Hani nerde?
O, tapuları dosyalarla istifleyenler nerde?

Böylesine örneklerle dolu bir hayatın içinde olmamıza rağmen; neden basit kaldıklarını idrak edemeyenler hep kaybeder.

Yani…
Basit olanlar hep kaybeder!

İyi düşünenlerin vicdani huzurunu da ancak ve ancak iyi olanlar anlar!

Hep kazanırlar.
Her zaman da kazanacaklar.
Huzurdur bunun adı.

Velhasıl-ıl kelam…
İyi İNSAN olma onurunu taşırlar!