İnsanın midesi bulanıyor!

Arkadaşım soruyor:
‘Bak şu işe!’

Ne işine bakayım dedim, cevabımı da aldım:
“Ayaklar baş – başlar ayak olmuş!”

    *     *     *

Sohbet ettikçe, hiç yaşanmaması gereken ne varsa konuştuk ve liyakatin ayaklar altına alındığı konusunda aynı fikirde olduğumuzu söyledik.

Siyaset de siyaset!
Siyaset de siyaset!

Tüm kamu kurumları siyasetin esiri olmuş.
Devlet memurları siyasetçilerden talimat alıyor!

İstisnalar hariç tabii ki…
Onlar da fazla görevde kalamıyor maalesef!

İstenen şu:
‘Siyasetçilere biat edeceksin!’

Liyakatin rafa kaldırılması sonucunda; iş yapamaz duruma gelen kurumlar yüzünden fırsatçılara gün doğuyor.

Ve…
Minareyi çalan, kılıfına uyduruyor!

Örnek mi istiyorsunuz?
Yıllaaaaar geriye gitmeye gerek yok!

Nerden – nereyeeeee gelip de milyon dolarlarla hayırsever(!) etiketiyle gezenlerin, devletin sırtından nasıl nemalandıklarını sokaktaki vatandaş bile görüyor.

İhaleler mi dersiniz?
Hazine arazilerini ucuza kapatmak mı?
Devlet bankalarını zarara uğratmak mı?
Faturasız satışlarla devleti dolandırmak mı?
Naylon faturalar mı dersiniz?
Ne derseniz deyin, siz de biliyorsunuz zaten!

Zaman zaman; güvenlik güçlerinin yaptığı operasyonlarda ortaya çıkarılan milyar dolarlık vurgun haberleriyle gelinen noktayı herkes görüyor.

Götüren, götürüyor!
Sihirbaz değiller ama işi öğrenmişler.
Hokus – pokus işi çok!!!

Bir de sivil toplum kuruluşlarında görev almak için yarışmıyorlar mı?
Bir de saygı görmüyorlar mı?
Gerçekten de insanın midesi bulanıyor!

    *     *     *

Sohbetimiz koyulaştı ki…
Arkadaşım bir noktaya daha dikkat çekti.
Üzülerek söyledi:
“Eskiden; saygınlığa ayağa kalkılırdı, şimdi ise paraya!!!”

Sonuç?
‘Beytülmal’da 84 milyon vatandaşımızın hakkı var.
Yazık, çok yazık!