Söz verdim.
Bayram boyunca gündem dışı sohbet edeceğiz.
* * *
Tam da parkın yanından geçiyordum.
İki kişi konuşuyordu.
Çimlerin içinde bağdaş kurmuşlar.
Önlerinde biraz yerfıstığı.
Ne güzel konuları tartışıyorlardı.
İki de bira var çimlerin üstünde.
Sohbetlerine ortak olmak için izin istedim ve tane tane konuşmalarında gündemin hiç de yabancısı olmadıklarına şahit oldum.
Mutlu oldular.
Hemen fıstık ikram ettiler.
Çok da samimi.
Kafaları da biraz çakırkeyif!
Hoş bir sohbete daldık.
- Ekonomi
- Seçim tahminleri
- Spor
- Eğitimin durumu
- Sağlık sistemi
- Vatandaşın hali
- Fıkralar
Öyle yorumlar yaptılar ki; gündemin tam da göbeğinde olduklarını her sözlerinde ortaya koyarlarken bol bol kahkaha da attık.
Hatta…
Çözüm yollarını da anlattılar!
Belli ki çok kültürlü her ikisi de.
Kimdi acaba bunlar?
Sormak istedim ama soramadım!
İki ‘İNSAN’ işte.
Bir ara, daha genç olanı boş bir kâğıt istedi.
Hesap yapıyordu.
Bir evin geçimi için ne kadar para gerekir?
Her yazdığı gerçekçiydi.
‘Vatandaşın vay haline’ deyiverdi!
O kadar güzeldi ki yazısı, eğitim düzeyinin yüksek olduğu çok netti ve birbirlerine hitaplarındaki nezaketleri de dikkatimi çekti.
‘Siyasileri nasıl buluyorsunuz’ dedim.
İkisi aynı anda cevap verdi.
‘Geç onları be abi!’ derken koro gibiydiler.
Hep birlikte güldük!
Gitmek için izin istedim.
İkisi de ayağa kalktı ve yolcu etti.
İyi de sallanıyorlardı!
Ama…
Zihinleri tertemiz ve dimdikti!!!
Kimbilir?
Onların da bir hayat hikâyesi vardır elbet!
* * *
Çok umutluyum.
Çocuklarımıza aydınlık yarınlar bırakacağız.
Zihinler temiz olsun yeter!