TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, TBMM’de yaptığı basın toplantısında 10 günlük Hatay izlenimleri, vatandaşların beklentileri, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın Hatay çıkışı başta olmak üzere pek çok konuya değindi. Vatandaşların en çok ekonomik ve asgari ücret ile ilgili sıkıntıları dile getirdiğini anlatan Yayman, “Ağustos ayının ikinci yarısından itibaren pahalılıktan bir nebze olsun kurtulacağız” dedi.
CHP’de kaç kişi para ile vekil olmuştur?
CHP’de dolarla ve dövizle milletvekili olan isimler olduğu iddialarına partinin açıklık getirmesi gerektiğini belirten Milletvekili Yayman, “Bu konu TBMM’nin itibarını zedelemektedir. CHP bu konuda amme vicdanını ferahlatacak bir açıklama yapmak zorundadır. Bu konu rekabete mahkum edilemeyecek kadar önemlidir. CHP’de kaç kişi yöneticilere para vermek suretiyle vekil olmuştur, yönetici olmuştur? Tartışmalar bu soruları arttırmıştır. Milletimiz bunu merak etmektedir” diyerek, CHP’ye gönderme yaptı.
Pahalılıktan kurtulacağız
Vatandaşların beklentilerine karşılık verecek çalışmalar yaptıklarını anlatan Milletvekili Yayman, “10 gün boyunca Hatay’daydım. Sokakta en çok konuşulan konu ekonomi ve asgari ücret. Kamuoyunda bu konuda beklenti var. Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi vatandaşımızı zamlara, ekonomik sıkıntıya ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Vatandaşımız bizi gördüğünde bizi başka partilere muhtaç etmeyin, çözerseniz siz çözersiniz şeklinde ifadeler kullanıyorlar. Nasıl ki bundan önceki sorunları çözdüysek bundan sonraki sorunları da çözeceğiz, Ağustos ayının ikinci yarısından itibaren de bu pahalılıktan bir nebze olsun kurtulacağız” dedi.
Sen, ben yok biz varız
Hatay’ın anavatana katılmasını sağlayan ruhun bugün rehberleri olduğunu belirten Yayman, “29 Haziran Hatay’ın anavatana katılışının yıldönümüdür. Hatay’ın o dönemki 40 milletvekilinin tamamının Türkiye’ye katılma kararı vermesi çok önemlidir. Sen, ben yok biz varız ruhu Hatay’ın anavatana katılmasını sağladı. O ruh bizim için rehberdir. Bugün de farklı görüşlere sahip olsak da tüm vekiller bu minvalde çalışıyoruz. Hatay’da AK Parti’nin çok yatırımı var. Hatay ile ilgili çok kişinin provokasyon içinde olduğunu görüyoruz. Hatay dinlerin barış içinde yaşadığı bir şehirdir. Hatay’ın birliğine uzanacak eller milletimiz ve devletimiz tarafından kırılacaktır. Suriye yönetiminin mütecaviz açıklamalarını kınıyoruz. Zafer Partisi Genel Başkanı’nın Hatay’a mayın döşeme isteğini kınıyorum. Hatay devlet iken vilayet olmayı kabul etmiş bir ildir” dedi.
Hatay Türk’tür, Türk kalacak
Mülteciler üzerinden fırtına koparıldığını da belirten Milletvekili Yayman, “’Hatay’ı istila ettiler’ diyen HBB Başkanı’nın sözleri Abdurahman Melek’in, Abdulgani Türkmen’in kemiklerini sızlatmıştır. Hatay Türk’tür, Türk kalacaktır. Hatay ile ilgili hesap yapanlar Zeytindalı harekatına, barış pınarı harekatına, dünya savaş tarihine dönüp baksınlar ve Türk’ün şanlı destanlarını okusunlar. Bu vesileyle Hatay’ımızın anavatana katılmasını sağlayan aralarında Ermeni, Yahudi, Hristiyan, Sünni, Alevi, Türk, Arap, milletvekillerimizin olduğu 40 üyeyi şükranla anıyoruz. Onların “sen ben yok, biz varız” anlayışı takdire şayandır” şeklinde konuştu.
Türkiye, muz cumhuriyeti değildir!
NATO ile ilgili tartışmaları yakından takip ettiklerini belirten Milletvekili Yayman, “Bu tartışmalar ibretliktir. Türkiye Cumhuriyeti muz devleti değil, NATO’nun en büyük 2. kara ordusuna sahip devletidir. Konumu ile Roma’dan Pekin’e kadar Avrasya kıtasında uçan bir kartaldır. NATO’ya üye olmak isteyen ülkelerin PKK’ya destek vermeleri kabul edilemez. AB ve NATO’nun bu çifte standardı günü gelince kendilerini vuracaktır. NATO’ya gazi meclisimizden bir kez daha seslenmek istiyorum. Terörün hristiyanı, yahudisi, müslümanı yoktur. Bu noktada menfaatlerinize dokunan terör konusunda şahin kesilirken, ortağımız dediğiniz Türkiye’ye karşı PKK terör örgütüne verdiğiniz desteği onaylamıyoruz. Doğal afetler üzerinden muhalfete de bir söz söylemek istiyorum. Deprem, yangın, sel siyaset yapılacak konular değildir. Ormanları yakanlarla ilgili en şiddetli cezalar gelmelidir. Bu konu milletimize zarar veren beka sorununa dönüşmüştür” dedi.