Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Genel Sekreteri ve PM Üyesi Selin Sayek Böke, Hatay ziyaretinde ülkenin düzen değişikliğine ihtiyacı olduğuna dikkat çekti. Parti örgütü yöneticileri ve milletvekilleri ile CHP il binasında bir araya gelerek gündem değerlendirmesi yaptıktan sonra Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ı ziyaret eden Böke, Antakya, Defne ve Samandağ’da yaptığı esnaf odaları, ziraat odaları, belediye başkanları ziyaretleri, esnaf ve halk buluşmalarında iktidarın kendi bekasından başkasını görmeyen düzenini, kamu yararı gözeten, algıyı değil ülkeyi yöneten, adalet ve hukukun üstün olduğu, özgürlükten yana bir düzenle değiştirmek için Hataylılarla umudu büyütmek istediğini anlattı.
‘Umudu birlikte büyütelim’
Türkiye Cumhuriyeti’ni zor koşullara mahkûm eden düzeni değiştirmeye kararlı olduklarını söyleyen Böke, “Zor dönemlerden geçiyoruz. Bir arada olmaya, birbirimizi daha çok duymaya ve birlikte iş üretmeye çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemdeyiz. Bunun için bu ziyareti çok önemsiyorum. Memleket yangın yeri. Bir yanımızda mutfaklar yanıyor, ekonomi derin bir buhran içerisinde. Bir yanımızda salgın hala süregeliyor. Bir yanımızda orman yangınları. Birlikte dünyayı paylaştığımız canları bize can veren ağaçları ve yaşam veren üretimi kaybediyoruz. Memleket yangın yeriyken en çok ihtiyacımız olan şey bir düzen değişikliği. Memleket yangın yeriyken en çok ihtiyacımız olan şey memlekette yangınları söndürüp bir yeniyi inşa etmek. İşte o yüzden onca zor günlerin içinde bu karanlığı birlikte aşmak üzere sizlerle buluşmuş olmaktan büyük bir heyecan ve onur duyuyorum. Bizim daha çok üretmeye, daha çok bir arada durmaya, daha çok birlik olmaya ihtiyacımız var. Bizim yarınları inşa edecek iktidar iddiamızı bugünden tezi yok iktidara getirmeye ihtiyacımız var. Türkiye’nin bir gün daha kaybetmeye herhangi bir lüksü kalmadı. Bu karanlığa mahkûm değiliz. Yaşıyor olduğumuz bu çok boyutlu yangınlar bir kader değil. İşin fıtratında yok. İktidarın bilerek ve isteyerek kurmuş olduğu düzenin sonucunda yaşanıyor bunca yangın. Dolayısıyla karanlığın içerisinde bir umut var. Umut düzeni değiştirebilme umudu. Bize düşen görev Türkiye Cumhuriyeti’ni bunca zor koşullara mahkûm eden düzeni değiştirmektir. Bize düşen görev bugün iktidarın bilinçli siyasi tercihlerle kurduğu bu düzen yerine aydınlığı yaratacak düzeni kurmaktır. Onun için karanlığın gerçeğini bilelim ama aydınlığın umudunu hep birlikte büyütmeye devam edelim. Düzeni değiştirebiliriz. İktidarda başka bir siyasi tercihle iş yapan zihniyeti kurduğumuz anda düzeni değiştirebilir yangınları söndürebiliriz” dedi.
Yeni düzende neler var!
CHP iktidarı ile kuracakları yeni düzenden bahseden Böke, “Bugün iktidar üretim yana değil, ranttan yana bir düzen kurdu. Biz üretimi geliştireceğiz. Bugün iktidar özgürlüklerden yana değil baskıdan yana, ötekileştirmeden yana nefretten yana bir düzen kurdu. Biz özgürlüklerden kucaklayan ve kardeşi yaşatan bir barış düzenini kuracağız. Bugün iktidar hesap verilmeyen, hesap sorulamayan, paramızın nereye harcandığına dair kimsenin bilgi vermediği demokrasinin ve hukukun olmadığı bir düzen kurdu. Biz hesap verilen, hesap sorulan, demokrasinin ve hukukun olduğu bir düzeni kuracağız. Bugün iktidar algı yöneten, ülkeyi yönetmeyen kendi bekasından başkasını görmeyen bir düzen kurdu. Biz kamu yararı gözeten algıyı değil, ülkeyi yöneten bir iktidar kuracağız. İşimiz çok. İşte şimdi kuracağımız bu düzenle afetleri izleyen değil bitiren, yangınları seyreden değil söndüren, işsizliğin sorumlusunu halktan gören değil istihdam yaratan, esnafın kepenk kapatmasını uzaktan gözleyen değil o kepenki açık tutan, kobilerin üretiminin önünde engel olan değil o üretimi canlandıran, çiftçinin toprağını ekmek isteyeceği bir düzeni el birliğiyle kuracağız, kurabiliriz. Ve en önemlisi kurmak zorundayız. Çünkü bu ülke bu yangınları hak etmiyor” şeklinde konuştu.
‘Torpil düzenini yıkacağız’
Umudunu kaybettiği için iş aramaktan vazgeçen milyonlar olduğunu belirterek, iktidarı eleştiren Böke,” Bugünkü düzen umutsuzluk yaratan bir düzen. İhtiyacımız umudu büyütmek cesareti büyütmek, mücadeleyi güçlendirmek olmalı. İhtiyacımız ‘Bugün arasam da iş bulamam’ diyen milyonlara ‘Ararsan işini bulabilirsin’ dedirtecek bir sosyal devleti kurmaktan geçiyor. Bu düzen umutsuzluğun düzeni. Oysaki gençlere, üretmek isteyenlere, çiftçilere umut vermek gerekiyor. O zaman nedir bugünkü umutsuzluğu yaratan? Bugün umutsuzluğu yaratan şey tek adam rejiminin kendisidir. Neden? Çünkü; tek adam rejimi bütün kararların merkezi tek kişi tarafından alındığı, ortak akılla üretimin yapılmadığı, paranın bizim vergilerimizin kamunun kaynağının iktidarın ranttan yana tercihleriyle yandaşları için kullanıldığı bir düzen umutsuzluğu yaratıyor. O zaman ilk yapmamız gereken bu umutsuzluğu besliyor olan üretimsizliğe son vermemiz gerekiyor. Peki, nasıl yapacağız üretmeyi? Türkiye’nin kaynaklarını ranttan ve yandaştan yana değil halktan ve üretimden yana kullanarak yapacağız. Bugün iş bulmaktan umudunu kaybeden milyonlar niye bu umutsuzluğa kapıldılar. Çünkü torpil düzeninin içerisindeyiz. Saraya yakınsanız bir maaş değil iki maaş, iki maaş değil üç maaş, üç maaş değil beş maaş alıyorsunuz. Biz torpil düzenine son vereceğiz. liyakatle kimi tanıdığının değil ne bildiğini ne üretebileceğinin önemli olduğu bir hak düzeni kuracağız. İşte böyle yaptığımız zaman bugünkü umutsuzluk sona erecek” derken, son 26 ayın zirvesinde son yılların en yüksek Temmuz ayı enflasyonunun yaşandığını ifade etti.