Dile kolay!
Tam 5 yıl.
NURSAN’da istihdam edilen 1000’den fazla çalışanın durumu ne oldu?
İş bulabildiler mi?
Nasıl yaşadılar?
Nasıl geçindiler?
Ne yediler?
Ne içtiler?
Çocukları ne durumdaydı?
Bütün bunların yanında hangi vicdan, bu fabrikaların kapalı kalmasına razı oldu?
Daha da doğrusu…
Hangi vicdansızlar kapanması için çalıştı?!?!?!
Bütün bunlar bir yana.
Çok önemli bir ayrıntıya dikkat çekeceğim!
Fabrikaların kurucusu İlyas Keleş’i tanıyorsunuz.
Yönetim Kurulu Üyeleri Sabri ve Ramazan Keleş’i tanıyorsunuz.
Yönetim kadrolarını tanıyorsunuz.
Şimdi soruyorum.
‘Fatı Keleş’i tanıyor musunuz?
Çok net bir cevap.
30 yıldır İlyas Keleş’i ve çocuklarını tanırım.
Ama…
‘Fatı anne’yi ben bile tanımadım!
Bu kadar servet.
Bu kadar imkân.
Neredeydi bu kadın?
Ne şatafatı oldu!
Ne ‘hava-civa’sı oldu!
Ne kibri oldu!
Ne de lüks bir yaşamı oldu!!!
O, Bartınlı bir Anadolu Kadını.
Mütevazı
İnançlı
Samimi
Dürüst
İki lokma ekmek için şükreden bir kadın.
İlyas Keleş’in eşi Fatı Keleş’ten söz ediyorum.
5 yıl boyunca gözyaşları dinmemiş.
Neden mi?
1000 çalışanın çocuklarını düşünmüş.
Çalışanların eşlerini ve ailelerini düşünmüş.
Onların anne-babalarını düşünmüş.
Düşündükçe ağlamış!!!
Fatı annenin ‘Ahhhh’ı çok ağır, çooook!
Her gözyaşı tanesi tonlarca ağırlıkta!!!
Evet!
NURSAN, en kısa zamanda üretime başlayacak.
Elleri öpülesi ‘Fatı Keleş’ adını sakın unutmayın!!!