Arsuz’da ‘Çocuk istismarına’ karşı mücadeleye devam!

Arsuz Belediyesi, CHP Arsuz İlçe Örgütü ve İskenderun Kadın Platformu, çocuklara yönelik cinsel istismara evlilikle af düzenlemesine karşı ortak tepki gösterdi. Karaağaç Mahallesi’nin ardından Arsuz Uluçınar Mahallesi Dr. Füsun Sayek Parkı’nda düzenlenen ikinci toplantıda, “Çocuk İstismarının Affı Olmaz” diye haykıran kadınlara, CHP Arsuz İlçe Başkanı Mahmut Şirin ve ilçe yönetimi de destek verdi.

Basın açıklamasını okuyan CHP Arsuz Kadın Kolları Başkan Adayı Leman Yılmaz, küçük yaştaki kız çocuklarıyla evlenen erkeklerin istismar suçundan affedilmesi yerine, çocukları koruyacak önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, “15 yaş farkının bir kriter olarak benimsenmiş olduğu ve çocuk istismarını meşrulaştıracak bu affın bütçe görüşmeleri tamamlandıktan sonra, Ocak 2020 gibi meclise getirileceği söyleniyor. Bu çerçevede, kadın örgütlerinin tüm itirazlarına rağmen 2016 yılında Torba Kanun ile çocukların cinsel istismarına ilişkin cezayı düzenleyen TCK 103. maddesinin 1. ve 2. fıkralarına 12 yaş sınırı getirilmiş, 12 yaş altındaki cinsel istismar suçlarına ağırlaştırılmış cezalar getirilmiştir. 12 yaş sınırının neye göre belirlendiği ise kamuoyuyla paylaşılmamıştır. Şu anda getirilmek istenen af, 15 yaş altı kız çocuklarına karşı işlenen cinsel istismar suçundan hüküm giyen failleri de kapsayacaktır. Yani 12 yaşında bir kız çocuğunun 27 yaşındaki bir erkek ile evlendirilmesi durumunda cezasızlık yoluna gidilmek istenmektedir. Bu cezasızlığın çocuk istismarı suçu faillerine cesaret vereceği ve bu suçu teşvik edeceğini öngörüyoruz. “Geleneksel değer yargıları, birlikteliklerin sorunsuz devam etmesi, mağdurun şikâyetçi olmaması, ceza verilmesi halinde aile yapısının zarar göreceği” gibi gerekçelerle verilen bu karar, 15 yaş altındaki çocukların cinsel istismarının meşrulaştırılmasının alt yapısının sağlanmaya çalışıldığını göstermektedir. Ayrıca böyle bir af, 2005 yılında kanundan çıkarılan “tecavüzcü ile evlilik durumunda cezasızlık sağlayan” maddenin geri getirilmeye çalışıldığını göstermektedir. İstismar suçunu evlenme koşullu bir düzenleme ile aklamak çocukların tekrar istismara maruz bırakılması ve şiddet dolu hayatlara mahkûm edilmesi anlamına gelmektedir. Amaç gerçekten kız çocuklarını korumak ve mağdur olmalarını engellemekse neler yapılabileceğini kadın ve çocuk örgütleri yıllardır haykırmakta! Faillerin değil, çocukların mağduriyetlerini öncelemek ve dahası önlemek elinizde! İstismarcıları affetmek yerine çocukları koruyacak önlemleri hayata geçirin! Evlenme ehliyeti olmayan çocuklara imam nikâhını kıyan din görevlilerinin, kız çocuklarını çocuk yaşta evlendiren ailelerin yükümlülüğünü yerine getirmeyerek buna göz yuman kişi ve resmi otoritelerin cezalandırılması, Türk Ceza Kanunu’nda 15 yaş altı çocukların cinsel davranışa rızasının söz konusu olamayacağının açıkça belirtilmesi, erken yaşta ve zorla evlendirmenin suç olarak düzenlenmesi, evlilik yaşının her koşulda 18’e çıkartılması ve bunların hiçbir boşluk ve yorum farkına yer bırakmayacak şekilde yasalara dâhil edilmesi gerekmektedir. Tüm milletvekillerini tasarının yasalaşmaması için gerekeni yapmaya, başta tüm kadınlar olmak üzere basın ve medya kuruluşlarını ve kamuoyunu bu konunun takipçisi olmaya çağırıyoruz” ifadeleri yer aldı.

Bir cevap yazın