Dalış eğitmeni ve rehber balık adam Mahmut İğde ile dalış partneri doktor Cihan Öztürk, Yayladağ Beyaz Kumsal mevkisinden 20 metre derine yaptıkları dalışta yeni bir su altı mağarası keşfetti. Denizin altından Kel Dağı’nın içine girerek, tamamen şans eseri keşfettikleri mağaranın görsel olarak peribacalarını andırdığını söyleyen İğde, mağaraya girebilecek kişilerin en az 3 yıldız dalıcı ve eğitmen dalıcı olması gerektiğinin altını çizdi.
Dünyanın en büyük fay hattı olarak da kabul edilen “Doğu Afrika Rift Vadisi” üstünde olması dolayısıyla Kel Dağı’nın su altı oluşumları bakımından zengin olduğunu söyleyen İğde, mağaranın farklı türlerdeki deniz canlılarının yuvası olduğuna dikkat çekti.
Bölgede 200’e yakın dalış gerçekleştirdiklerini söyleyen İğde, “2017’nin mayıs ayında dalış partnerim ile birlikte kovuk dalışı dönüşünde, sağımızdaki duvarda, içeri doğru bükülen bir koyuluk dikkatimizi çekti. Fenerlerimizi açtık ve içeri doğru girmeye başladık. Büyükçe bir girişi olan ve ötekilerden daha büyük bir kovuktu bu. Yaklaşık 40-50 metre ilerledikten sonra 2 metre genişliği ve 3 metre yüksekliği olan ikinci bir kapı daha gördük. İçeri baktığımızda aslında buranın büyük bir mağara olduğunu anladık. Hemen dalışımızı sonlandırdık. Hemen keşif için bir sonraki dalış planını yapmaya başladık. Aradan geçen süreçte 200’e yakın dalış yaptık ve hala yeni noktalarını keşfediyoruz. Mağaranın ana girişi 19-27 metre arasında. Yaklaşık 50 metre sonra 20-23 metre derinlikte genişliği 2, yüksekliği 3 metre olan 2. kapıdan giriş yapıyoruz. Oradan da mağaranın en uzak noktasına 70 metre kadar palet vuruyoruz. Derinliğimiz yavaş yavaş azalıp 0 metreye kadar geliyor” dedi.
Mağaranın girişten en uzak noktasının yaklaşık 120 metre, rotanın toplam uzunluğunun ise yaklaşık 300 metre olduğunu ifade eden İğde, burada 130’a yakın irili ufaklı mağara, kovuk, baca gibi oluşumların bulunduğunu, keşfettikleri mağaranın en büyüğü olması dolayısıyla mağaraya Büyük Mağara adını verdiklerini söyledi.
Bu tür keşiflerin yapılmasının, bölgenin su altı turizminin gelişmesine katkı sağladığını ve dalış merkezi için bölge halkı için ek gelir kapısı sunduğunu belirten İğde, su altında keşfettikleri birçok mağarayı, ulusal ve uluslararası çapta tanıtarak, bölgeye daha çok dalış meraklılarının gelmesini istediklerini söyledi.