Çevreciler, imar planına tepkili

İskenderun Çevre Koruma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Mimar Ercüment Kimyon, Hatay Büyükşehir Belediye Meclisi’nin kararıyla onaylanan Hatay İli 1/100.000 ölçekli İl Çevre Düzeni Planı hakkında yürütmesinin durdurulması için açılan ‘İPTAL’ davasına DAÇE Üyesi İskenderun, Antakya ve Samandağ Çevre Koruma Dernekleri’nin de dâhil olduğunu söyledi.

İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı Nermin Yıldırım Kara ve üyelerin katılımı ile gerçekleştirilen toplantıda Kimyon, 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’nın alt kademe planı niteliğindeki  1/25.000 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı ile örtüşmediğini ve planlar arasında bütünlük sağlanmadığını savundu.

“İskenderun Körfezi, Dil Ovası’na dönüşmesin”

Hatay’ın 563 bin 700 hektarlık alanıyla ilgili kararlar verilirken alt planlarda, mevcut imar planları incelenmeden yerleşim alanlarının tarımsal alanlara  doğru genişletilmesinin yanlış olduğuna dikkat çeken Kimyon, “Hatay İli 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı eki Plan Açıklama Raporu ve Plan notları incelendiğinde plan çalışmalarının gereği çalışmaların yapılmadığı, Plan yapımı öncesi Bilimsel verilerin sağlanmadığı, Hatay İlinin yüzeysel yâda Aktüel verilere dayandığı, Kısmen de Türkiye İstatistik Kurumunun İstatiki bilgilerine dayalı bir planlama çalışması yürütüldüğü, Hatay ilini kapsayan bilimsel bir araştırma raporu  hazırlanmadan, sentez çalışması yapılmadan plan kararı verilen bir süreç yaşandığı ortadadır. Plan kararı ile İskenderun’un kuzeyindeki alanlar sanayi ve lojistik alan ağırlıklı bir haline gelecektir. İskenderun’daki meskun yerleşim yerleri yaşanamaz hale gelmektedir. İskenderun 2. OSB bölgesinin bitişiğindeki  parseller yeni plan kararıyla ormanlık alan özelliği yok edilmiştir. Burası için verilen kararlarla İskenderun Körfezi adeta İzmit Körfezi’ndeki Dil Ovası’na dönüştürülmek istenmektedir. Arsuz-Samandağ kıyısındaki ‘Orman Alanları Koruma Bölgesi’, yaban hayatı koruma bölgeleri yok edilmiştir. Kısacası plan kararları masa başında ‘Rant Amacı’ ile alınmış imar plan kararlarıdır. Ayrıca plan yapımında açıkça ifade edilen ‘Kamu Yararı ve Koruma ve Kullanma Dengesi’ gözetilmeden alınan bu karar İmar mevzuatına açıkça aykırıdır.  Bu plan kararlarına dayanarak ilave olarak yapılacak olan yada mevcut Nazım İmar Planlarının HBB Meclisinde değiştirilerek onaylanacak olan kentlerimizin 1/5.000 ölçekli nazım imar planları ve 1/10.000 ölçekli uygulama imar planlarının bu plan kararlarına uygun haline getirilmesi halinde kentlerimizin yaşam alanlarının, kıyılarımızın, orman alanlarımızın ve çevrenin korunmasının imkansız hale geleceği görülecektir. Bu konuda başta kamu yararına çalışan meslek odaları başta olmak üzere, tüm sivil toplum kuruluşları ve ilgili tarafların kamu yararının korunması maksadıyla açılan davaya katılmalarını, taraf olmalarını ve demokratik mücadeleye katkı vermelerini bekliyoruz” dedi.

 

Bir cevap yazın