Esnaf nefes alsın!

Öyle laf olsun diye konuşmakla olmuyor!

Çarşı – pazar gezmek gerek.
Esnaf canlanırsa, kent canlanır!

Alışveriş yapın.
Hal – hatır sormayı da unutmayın.
O sohbetler var ya…
Tam da kenetlenme zamanı!

Depremden sonra uzun süre enkaz altında ve karanlıkta kalan İskenderun, esnafın kepenk açmasıyla birlikte hayat buldu.

Fırınlar.
Sonra dönerciler.
Bakkallar.
Süper marketler.
Mağazalar.

Tatlıcı, şekerlemeci, terzi, gözlükçü, kebapçı, tuhafiyeci…

Sonrasında peşpeşe açılan işyerleri de yaşanan hareketliliğin işaret fişeği oldu.

Buraya kadar tamam!
İşte bunun ardından görev hepimize düşüyor.

Her gün çarşıda mutlaka bir tur atarım.
Küçük esnaftan alışveriş zamanıdır.

Bazen Şehit Pamir Caddesi’nde.
Çay Mahallesi’nin ara sokaklarında.
Fener Caddesi’nde.
Pınarbaşı Caddesi’nin en sonunda.
Gürsel Mahallesi.
Barbaros Mahallesi’nde.
Numune Mahallesi.
Modernevler Mahallesi’nde.
İskenderun’un her yerinde!

Müşebbek alırım.
Simit, poğaça, ekmek.
Sebze-meyve.
Dürüm kebapsız olmaz.
Lokum, şeker, bisküvi.

Esnafın dükkanındaki sohbet sonrası bu aldıklarımı paylaşacak mutlaka birilerine denk geliyorum.

Esnaf nefes alsın!
Biz, birlikte İskenderunuz ve birlikte nefes alıyoruz!!!

İşadamları ve yıllarca hep İskenderun’dan kazananlar bizahmet esnafı gezin de; bu canlılığa katkınız olsun!

Sözün Özü…
Esnaf varsa, hayat var!!!