Sinirler çok gergin.
Kimsenin, kimseye tahammülü kalmamış.
Her an, herkes patlamaya hazır!
Hiçbir dönemde böyle olmadı.
Nasıl bir ruh hali?
Bahane aranıyor her ortamda!
* * *
Dünyanın ‘Hoşgörü’ kentlerinden biri olan Hatay’da bile; ortaya çıkan tartışmaların nedenlerini duyunca yaşanan hoşgörüsüzlük bizi düşündürüyor.
* * *
Trafikte böyle.
Alışverişte böyle.
Çarşıda böyle.
Spor karşılaşmalarında böyle.
İşyerinde böyle.
Ticari ortamlarda böyle.
Evlerde böyle.
Hem de…
Fındık kabuğunu doldurmayacak nedenlerden dolayı!
İşsizliğin vardığı acı tablo.
Korona süreci.
Deprem felaketi.
Yangınlar.
Ekonomik sıkıntılar.
Kavurucu sıcaklar.
* * *
Yolda yürürken birinin yüzüne bakarken, bir anda ‘Bana niye öyle bakıyorsun?’ diye bir tepkiyle karşılaşacak kadar sinirler gergin!
* * *
Havalar çok sıcak.
Konteynerlerde yaşam çok zor.
Çadırkentler daha kötü!
Çevre temizliği yok.
Su yok.
Altyapı yok.
Sağlık yok.
Lağım suları dışarı taşmış.
Molozlardan toz uçuyor.
Enkaz kirliliği can yakıyor.
Nereye baksan sorun!
Depremin ardından ortaya çıkan çaresizlik vatandaşları çileden çıkartırken, günlük yaşamdaki belirsizlik daha çok can sıkıyor.
Psikoloji mi dayanır bu kadar sorun karşısında?
Görünen o ki…
Hatay’da ‘Hoşgörü’ tatile çıkmış!
* * *
Aman dikkat!
Birbirimizi daha iyi anlamaya çalışalım.
Hepimiz bu gemideyiz!
Tam da dayanışma zamanı.
Birlikte atlatacağız bu kötü günleri!
Hoşgörü şart!!!