Hatay’da kutsal iftar sofrası!

Ramazan, Paskalya ve Pesah bayramlarının 36 yılda bir denk geldiği ve üç semavi dinin mensuplarının oruç tuttuğu bu özel ayda, Hatay’da, 3 semavi dinin temsilcileri iftar programına katıldı.

Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın ev sahipliğinde, TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un da katılımıyla İGA Konteyner Kent’te düzenlenen iftar programına Fener Rum Patriği Bartholomeos, Hırvatistan’ın İstanbul Başkonsolosu Dr. İvana Zerec, TBMM Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, Antakya ve Tüm Doğu Ortodoksları Patriği 10. Yuhanna Yazıcı, Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan, Türkiye Musevileri Hahambaşı İsak Haleva, Latin Katolik Cemaati Ruhani Reisi Massimiliano Palinuro, TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, İl Müftüsü Mevlüt Topçu ve diğer yetkililer ile depremzedeler katıldı.

 Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan iftarın ardından 3 semavi dinin temsilcileri ilahiler seslendirdi, programda tasavvuf musikisi dinletisi gerçekleştirildi.

Fener Rum Patriği Bartholomeos konuşmasında, kuruluşu binlerce yıl geriye giden medeniyetler beşiği, çok renkli kültürüyle ülkenin güzide şehri Hatay’ın da içinde bulunduğu illeri vuran depremden sonra bölgeyi ziyaret etmek istediğini söyledi.

Depremden etkilenenleri yakından görebilmenin Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın organizasyonuyla nasip olduğunu aktaran Bartholomeos, “Kayıplarınız için baş sağlığı, yaralılar için acil şifalar diliyorum. 6 Şubat’ta yaşanan iki depremle milyonlarca kişinin gelecek hayalleri, planları bir çırpıda yok oldu, tıpkı 1999 yılındaki Marmara Bölgesi’nde yaşanan yıkıcı depremde olduğu gibi. Maalesef bilim insanlarının üzerine basarak ifade ettiği gibi üzerinde yaşadığımız bu bereketli topraklar aynı zamanda depremlerin de son bulmayacağı bir coğrafyadır. Ortodoks cemaat olarak depremin ilk gününden itibaren sadece yurt içinde değil, yurt dışında da yardım kampanyaları düzenlemeye, dünya kamuoyunun dikkatini bu büyük acıya çekmeye çalıştık. Yüce Allah’ın hayatını kaybedenleri cennetine alması için dua ederken geri kalanların bir an önce yeni bir hayat kurabilmeleri ve yeniden geleceğe güvenle bakabilmeleri için devletimize, yerel yönetimlere ve yardım kuruluşlarına gücümüz ölçüsünde destek sunmaya çalıştık. Antakya ve çevresini hep birlikte eski güzelliğine kavuşturarak yine hoşgörülü, mutlu, bilge insanların diyarı haline getirmek, engin tarihini, kültürel değerlerini korumak, zengin doğasını, havasını, suyunu, ağacını korumak, tüm ülkenin, hepimizin vazifesidir” dedi.

– “Kardeşlerin bir arada olması ne güzel”

Antakya ve Tüm Doğu Ortodoksları Patriği 10. Yuhanna Yazıcı da Ramazan Bayramı arifesinde birlikte olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Depremde hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dileyen Yazıcı, “Kardeşlerin bir arada olması ne güzeldir. Bizler de bugün bu kutsal iftar sofrasında hep beraber kardeşlik içinde toplandık” dedi.

Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan, depremin yıktığını ancak şimdi “yapma zamanı” olduğunu vurguladı.

Kullanılacak harçların içinde en önemlisinin de iman olduğunu belirten Maşalyan, “Sadece çimento ve demirle değil ama imanla ve ruhla Antakya yeniden ayağa kalkacak, yeniden biçim alacak. Antakya’nın bereketli coğrafyasından sapasağlam binalar fışkıracak” ifadesini kullandı.

Türkiye Musevileri Hahambaşı İsak Haleva da bugünkü birlik ve beraberliğin bir simge olması gerektiğine değinerek Türkiye’nin güzelliklerinin bu güzel mesajı bütün dünyaya yaymasını diledi.

– “Antakya, kardeşliğin yaşayan bir simgesidir”

Latin Katolik Cemaati Ruhani Reisi Massimiliano Palinuro, Antakya’nın Hristiyanlar için kutsal önemli bir yer olduğunun altını çizerek kentin dünyanın dört bir yanından gelen hacılar için son derece önemli bir hac yeri olduğunu kaydetti.

Antakya’da barış içinde birçok cemaatin yaşadığını hatırlatan Palinuro, “Bu nedenle Antakya, kardeşliğin yaşayan bir simgesidir. Bu kutsal şehir, korkunç bir depremle yerle bir edildi. Yahudiler, Hristiyanlar ve Müslümanların ibadet yerlerini büyük bir hürmetle ziyaret ettik. Yaşanan büyük yıkıma rağmen bu büyük enkazın ortasında ortak duamız bir kez daha yankılandı. Allah’a yardımı için yalvardık” dedi.

Beyoğlu Belediye Başkanı Yıldız da farklı dinlerin, medeniyetlerin, renklerin Beyoğlu’nda bir arada, kardeşçe yaşadığını aktararak her yıl ramazanda Beyoğlu’nda düzenledikleri iftar programını yaşanan “asrın felaketi” nedeniyle bu sene Hatay’da gerçekleştirdiklerini bildirdi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Hatay’da cami, kilise ve sinagogun yan yana olduğunu belirterek, dünyada çok az yerde mevcut bu durumun Anadolu medeniyetinin insana, hayata, dine bakışıyla alakalı müstesna tutumunun tezahürü olduğunu söyledi.

Hatay’ın medeniyetler şehri olduğunu dile getiren Şentop, “Her milletten, inançtan insanların yüzlerce yıl boyunca birlikte ilmek ilmek inşa ettiği bu özel şehrimizin kaybı büyük olmuştur ama inşallah inanıyorum ki hep birlikte bütün çeşitliliğimiz ve zenginliğimizle Hatay’ımızı ve diğer şehirlerimizi yeniden inşa edeceğiz. dedi.

Şentop, depremlerde Hatay’daki tarihi yapıların da zarar gördüğünü hatırlatarak, şöyle devam etti: “Hatay’da cami, kilise, sinagogun yan yana ve beraber görüntüsü, dünya çok çok az yerde mevcuttur. Bu, bizim büyük medeniyetimizin insana, hayata, dine bakışıyla alakalı müstesna tutumunun bir tezahürüdür. İşte bu tezahür, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin anayasası ve kanunlarıyla da bir zemin olarak çerçevelenmiş ve onun içeriğinde farklı din, kültür, inanç mensubu herkes özgür bir şekilde, bir arada, kardeşçe ve barış içerisinde yaşayabilmektedir” dedi.

Programın ardından konteyner kentteki depremzedeleri ziyaret eden Şentop, ailelerle görüştü.