Nasıl bir yanlışa sürüklendiğimizi çocuklar bile görebiliyor.
Ama…
İşte burası çok önemli bir nokta!
Gençlerimizin gördüğünü, biz göremiyoruz!
Sadece gözler değil, kalpler de kör edilmiş!!!
Sonraki adım ne mi?
Bu körlük, aydınlık yarınlarımızı karartacak!
Bizlere ne olduğunu sorgularken, herkes önce kendinden başlamalı ve özeleştirisi samimi olmalıdır.
Ne oldu bize?
Nereye götürülüyoruz?
Bu kavga niye?
Kardeşliğimizi kim bozuyor?
Ne gülebiliyoruz!
Ne paylaşabiliyoruz!
Ne sevebiliyoruz!
Ne konuşabiliyoruz!
Ne anlaşabiliyoruz!
Herkes tetikte bekliyor ve adeta bir kıvılcım bekler gibi tahammülsüz ruh haliyle şiddete başvuruyor.
Mahallede böyle.
Okulda böyle.
Trafikte böyle.
Evde böyle.
Spor karşılaşmalarında böyle.
İşyerinde böyle.
Ticarette böyle.
Siyasette böyle.
En tehlikeli yeri de es geçmeyelim!
Sosyal medyada zaten böyle!!!
Sahte hesaplarla nifak sokup, toplumu ayrıştıranların sayısı her geçen gün artarken, sosyal medya adeta bir mayın tarlasına dönüştürülüyor!
Aman dikkat!
Çocuklarımız tehlikenin tam da ortasında.
Onları korumalıyız!
Hey, dostum ya!
Tehlikenin farkında olmak vatan borcumuzdur.
El ele vereceğiz.
Oyuna gelmeyeceğiz
Adaleti savunacağız.
Gönül gönüle olacağız.
‘Barış’ diyeceğiz.
Kardeşliğimizi güçlendireceğiz.
Sevgi dilini kullanacağız.
Ve…
‘Atatürk İlke ve Devrimleri’nden asla sapmayacağız!
Aydınlık yarınların yol haritası bu!
Biz, birlikte ‘TÜRKİYE’yiz!!