Çin Seddi falan sanmayın bu duvarları!
* * *
Hey gidi günler hey!
İskenderun Sahili parmakla gösteriliyordu.
Salına salına yürürdük.
Spor yapanlar.
Deniz kenarında oturanlar şanslıydı.
Banklarda günbatımı bir başka.
Hepsi de mazide kaldı!
* * *
Ahhh o duvarlar!
Depremin izi olarak örüldü sanki!
İki sevgiliyi ayırır gibi!!!
Çok garip bir duygu!
Deniz kenarında, denize hasret kaldık!
Deniz yok, soğuk bir duvar var.
İskenderun Sahili bakın ne halde.
Daha doğrusu mu?
Bakmayın da içiniz ‘cızzz’ etmesin!
Sahilde yürürken farkediyoruz.
Adeta bir çukurda sanıyorsunuz kendinizi!
Ne yapılabilir?
Ne yapılacak?
İskenderun’un geleceğine duvar örüldü!
* * *
Kimler karar verdi?
Bilim adamları ne dedi?
Aceleye mi getirildi?
Soruların ardı, arkası kesilmiyor!
Ne garip!
İskenderun’u denize kapattılar!
Denizi de İskenderun’a!
Sözün Özü…
Bu duvar, İskenderun’un silüetini bozdu.